Ey Müslüman kulak, veresin bana,
Hak söylenen sözü, kesmiş Müslüman!..
Alim olan desin, atma yabana,
Müslümana bile, küsmüş Müslüman!..
Temizlik hak getire, üstü başı kir,
Vallahi diline, uğramaz zikir ,
Nerde insanlığı, infakta fakir,
Ne desem haline, susmuş Müslüman!..
Dünyaya entegre, yetmiyor şarzı,
Kendine benzemez, illegal tarzı,
Çok erken unutmuş, sünneti farzı,
Kulluk libasını, asmış Müslüman!..
Haramı helale, şaştı katınca,
Takvasını menfaate satınca,
Feraseti üzerinden atınca,
Cılız yeller
gibi, esmiş Müslüman!..
Cumadan cumaya, camide beden,
Ruhunu dışarda, koyar bilmeden,
Bir mazlumla ekmeğini bölmeden,
Bin bir yerde kurban, kesmiş Müslüman!..
Doğrulukla ömür, boyu gitmemiş,
Adaletle koyun,
kuzu gütmemiş,
Zekatı fitreyi, sorman
ne’tmemiş,
Mazlum için sesin, kısmış Müslüman!..
Fitne fesat dolu, sözleri zehir,
Yalanı dolanı, etmiyor tehir,
Toprak da paklamaz, bunları zahir,
Şeytanla muhabbet, kasmış Müslüman!..
Hani kardeş idi, Müslüman olan,
Dudağı sahtekar, yüreği talan,
Ruhunda yatıyor, yalanla yılan,
Görüntün üstünde, süsmüş Müslüman!..
Gelişmez değişmez, okumaz Kur’an,
Nerede anlayan,
kafayı yoran,
Adem’den beridir,
onlarca tufan,
Onca belagata, pusmuş Müslüman.
ADEM EFİLOĞLU