Ne bulaşıcı şeysin sen
Ağlıyorsun
Bulut bulut ağlamak bulaşıyor gözlerime
Nefesi kesiliyor sesimin
Yürek diliyle konuşuyor
Göz göze sarılarak öpüyorum gözyaşlarını
Sesime ve dudaklarıma bulaşıyor gözyaşın…
Gülüyorsun
Gürül gürül gülüşün bulaşıyor dudaklarıma
Sınırlarını zorluyorum dudaklarımın
Kulaklarıma varsın istiyorum gülüşüm/
kulaklarıma varsın…
Ve öyle güzel, öyle güzel bakıyorsun
Bir dağın tepesinden uçarcasına denize
doğru
Birden bire mor/ birden bire mavi/ birden bire yeşil
Derin derin gözlerin bulaşıyor gözlerime…
Dağınmışım gibi yaslıyorsun başını omzuma
-çığ gibi gidişin, felaketim, karım, buzum,
ayazım-
Birden bire güneş/ birden bire bahar
Birden bire uyanan toprak/ dallarda çiçek
Ve yaprak yaprak saçların bulaşıyor omuzlarıma…
“Yağmur
yağsa” diyorsun “serin serin
üzerimize”
“sarılsak…/
sarılsıklam ıslansak”
Birden bire gökyüzü/ birden bire yağmur/
birden bire ellerin
Birden bire boynunda nergis kokusu
Birden bire ıslaklığın/ birden bire
serinliği esen rüzgârın
Birden bire nefesin
Birden bire öpmelerin bulaşıyor yangın
tenime;
Rüzgârla oynaşan kızıl bir gelincik gibi…
“Özledim”
diyorsun “bi gelsen…/ bi gelsen bitse bu
hasret”
Sana çıkan yolları ve bütün meydanları
dünyanın
Bütün sokakları…/ kaldırım taşları…/
penceremde dipsiz bir mavi
Ve kapıların ardındaki hasretin bulaşıyor
ayaklarıma…
“seviyorum…
“ diyorsun “ bi bilsen ne çok
seviyorum seni ”
Bir sevmek-bir sevmek bulaşıyor inceden
inceye her yerlerime
Sırılsıklam bir aşkla sarılıyorum sana
“Öp
beni” diyorsun “öp beni/ öpüşelim
mavi göğün altında”
Dudakların dudaklarıma bulaşıyor ansızın
Ve nasıl yol alıyor…
Ve nasıl yol alıyor öyle kuşlar gibi
uçarcasına kalbim?
Ve nasıl güzel bir aşk bulaşıyor
Ve nasıl güzel bir aşk bulaşıyor yüreğime
Sorma gitsin…
Ağustos 2019