Avenue des Champs-Élysées’de
Oturmuşum bir Haziran akşamı
Cafe altmışlı yılları giyinmiş
Çok hafif bir çis tak çis tak eşliğinde
Fonda döktürüyor Françoise Hardy - Comment Te Dire Adieu ..?
XIV. Louis imitasyonlu şık bir yemek takımı
Biraz ceviz, biraz badem, biraz beyaz leblebi
Elbette camembert, chevre ve emeantal fondüleri
Kabuklu servis edilen yeşil elma dilimleri
Kıvamında soğutulmuş Chateau Lafite
Bir sen eksiksin “ mom aimé ”
Ankara’nın Dikmen’inde ya da Çin Çin Mahallesinde
Çöküvermişim bir Temmuz akşamı
Meyhane yetmişli yılları takınmış
Gülizar diyor Emel Sayın
Doluveriyor o buğulu ses
Ambiyans süper
Bir replik geçiyor gözlerimin önünden
Gülümsüyorum ama birkaç damla yaşla
“ bu gün müjganda bi haller vardı. gazozunu içmedi....
bu gün müjgan güzel bile değildi...
gözleri dört defa lacivertti müjgan'ın (ah müjgan ah) ”
Oltu erdiş, örgü ve çökelek buram buram kokuyor
Az da çörek otu var üzerlerinde
Tipi kayık köy elması lezzete rest çekiyor
Ne soğuk ne de sıcak
Kırmızı bir A.O.Ç. şarabı
Adına kurban olsunlar
Bir sen eksiksin “ sevgilim ”
Hadi bakem Ağustos geldi
Bir yaz daha geldi geçiyor
Ben Konya’nın Takkeli Dağı yamacında
Çıkıver de gel gali
Yudumlayalım Öküz Gözü’nü
Sen ol yeter canım eşim
Tüm ambiyanslara yakışırsın
MCU