Çok
erken uyandığım sabah gibi
Sevmeyi
yasaklamış tamah gibi
Böyle
döner durursun semah gibi
Yıllar
içinde tekten gelir eylül.
Kesildi
ağaç kaldı kara dağlar
Yarin
sehpası akar dara çağlar
Oyuk,
oyuk tepeler yara bağlar
Hayat
tünelinden sen geçtin eylül.
Hatıralarım
sensiz olmaz desem
Takvimlere
kahrından dolmaz yasan
Yeşillikler
benimle solmaz desen
Ağustosu
nedensiz biçtin eylül.
Plato
ve vadilerin kışsız donar
Uçmaz
yuvadan yavru kuşsuz kanar
Yağmurun
karın yoksa susuz yanar
Ömrümde
yerini sen seçtin eylül.
Evlerde
kurulur hep düğün dernek
Sana
mı özgü dalda sürgün vermek
Giden
gençliğe postu bugün sermek
Gönlümde
hazana yol açtın eylül.
Sarı
sonbahar çarkı senle başlar
Değişir
başkalaşır yerle taşlar
Pul
pul olur dökülür tenle yaşlar
Bana
göre erkenden kaçtın eylül.
Babilden
hiç eser yok gelen kimdi?
Sorsa
ne oldu Gitti bilen şimdi
Bu
gafleti gönülden silen yendi
Arzı
aleme rahmet saçtın eylül.
Bunca
sıkıntıya ve derde değsin
Gözlerin
gizlendiği yerde sensin
Büküleceksen
eğer ver de eğsin
Hayat
olmasaydı sen hiçtin eylül.
06.08.2008
Ahmet
Çelik