Her zaman her şeyi bilirsin; ama bunun bir yolu olmalı bilirsin de ne kadar karşıya hitap edersin hâkimiyet yeteneğin nedir? İkna etmek gerçekten zor bir sanat her ne kadar kitap kurdu olsan da
Ne kadar sevgi satırcığı yeşerse de içinde ağaç olur kurur gidersin…/
Her şeyde her yerde ahkâm kesersin hep mükemmelsin hep kraliçe ama pratikte ne bir zekâ kırıntısı kalır sende ne de hayata dair bir anlam… Hayata anlam yüklemek zordur önce ego denilen o şişkin duyguyu törpülemek lazım yoksa kitap ayraçlarında kalır adın sadece…
Demem o ki!
Cesaret denilen o olgu mutlaka yüreğinde olmalı her yere atılmak her işi yarım bırakır eğer yetenek yoksa boşuna çabadır bu biliyorum gözlerinden çok yangınlar geçti yüreğin alev topu ve tabiat denilen o yeşil çimende çocukluğun kaç kez günümüze eğrildi çünkü o dönemde kazanılır her şey
Günümüzün hediyesidir ya sende vardır bir şeyler öğretmen bir sarraf işçiliğiyle beynindeki o gümüşü işler altına çevirir bunlarla değişir gelişir kişiliğin…/
Hitap şeklini öğrenirsin saygı sevgi günlük alışkanlığın olur ve güzel alışkanlıklar bir ömür boyu yeter insana ve nesline… Yalnızlık duygusu birazda yeteneğe bağlıdır eğer bir şeyler yapabiliyorsan becerin varsa değme keyfine dünyanın…
Zaman süzgeçleri neler öğretir insana ve insan erdemini kazandır eğer burgaçlarda egonda törpülendiyse mayası çok güzel bir insan olursun…
Artı bu demde gerçekten değer bilen zamanını veren sevgi gösteren insanlar az kaldı ya da nesli tükenmek üzere insanın kurdu yine kendisidir bir gün gelir o kurt seni içten kemirir ve bitirir…
Ve bu bitişler duvara çarpar…