Bir kitap daha bitti. Belki bitmesi doğru değildi ama bitti.
Ve bitmek zorunda, hayat gibi... Nikos Kazancakis'in yazdığı Zorba'dan
bahsediyorum sizlere, eserin adını kahramanından alan Zorba'dan bahsediyorum.
Zorba kahramanı bana özgürlüğün ne demek olduğunu hatırlattı. Özgürlüğü
kitapların arasında aramaktan ve yaşamaktan çıkmalı; gerçek hayatta yaşamalı,
yaşatmalıyız. Zorba eserinde Türk kültürünün esintilerini görmek bana ayrı haz
yarattı diyebilirim. Hele iki yere değinmek isterim ki Hüseyin Ağa'nın tanrıyı
yorumlama şekli (tasavvufi bir şekilde) ve o son kısımda yer alan "İki
Keklik" türküsü. Kazancakis'in Türk kültürünü, sosyolojisini çok iyi
bildiğini ve gerçek bir aydın olduğunuda görmekte mümkündür. Sosyal medyada bir
filmden bir kare önüme gelmişti. O karede kitap okuyan adam diyordu ki ben
kitapların son sayfasını yırtarım ve sonlardan nefret ederim. Ben de bu eserin
öyle biteceğini biliyordum, o son sayfayı yırtıp atmak istedim,
yapamadım.
Her neyse...
Şimdi filmini izleyeceğim. Başarılı bir film olduğunu
söylüyorlar. Açıkçası merak ediyorum. Kitabı okudukça acaba diyor kitabı yarıda
bırakıp filmimi izlesem diyordum. Eser yani beni o kadar çok etkiledi. Filmin
oyuncu kadrosuda mühtiş.
Yazarın
Önceki Yazısı