Hani gelecektin?…ayrılığımızın kırkıncı yıllında
Söz vermiştik buluşacaktık, yıllar sonra Emirgan da
Her ne olursa olsun ,iki elim kanda
Çoluk çocuk olsa da ,
Saçımda aklar, yüzümdeki kırışıklarla
Ömrüm deki son gün bile olsa
Gelirim demiştin ,İstanbul u terk edip gittiğinde…………
Hayatın bizden aldıklarına inat,
Ömrümüzden  bir gün çalacaktık sadece ikimize
Var mıydı…  sözden dönmek ,
Kırk yıl sonra, nisanın  on altısında ,  saat  on da ,Emirgan da
Bekledim… bekledim..  bekledim…
Sana benzeyen genç bir delikanlı ,yaklaştı yanıma
Bir beyaz gül ,bir mektup bıraktı kucağıma
Mahcup   bakışlarla uzaklaştı ..
Titreyerek açtım zarfı….
(Ömrün yetmediği  anlar varmış gülüm..
Yokluğumu İstanbul a hissettirme)
Yokluğun  İstanbul kadar büyüdü içimde
Sen yoksun , ve ben yoksunum artık İSTANBUL da
 
 
 
şimdi tek başıma…elimde bir beyaz gül
Sensizliği soluyorum , İstanbul sokaklarında
Eminönündeyim………..
ekmek  arası balık, yanında turşu suyu
Sensiz ne tadı var ne tuzu………..
Denizde koca koca gemiler,
Yok şimdi karşı kıyıya giden,
o güzelim süslü kayıklar…………
mısır çarşısına girmiyorum bile, çok kalabalık
hani girişinden  süslü, püslü tebrik kartları alırdık,

gizli gizli bir birimize yollardık...

yürüdükçe yok oluyor , sanki izlerimiz

muhallebi yediğimiz , hacı dayının yeri
şimdi  bilmem ne sokağı adında bir  cafe
sen olsan  cafe ,mafe aldırmaz olsun be gülüm…
hadi gidelim ….
içelim hatırlı bir  kahve derdin..
yıllar  önce içmiştik ya, hatırı var diye  piyer lotide
senin hatırına içtim, yanında gül kokulu  lokumuyla
Hatırsız , köpüksüz bir kahve  .....
 
Aşiyan yokuşunu tırmanıyorum
El ele çıktığımız bu yokuşu
Elim belimde çıkıyorum , sensiz ve nefessiz
Mor salkımlı sümbüller  ,yol boyu eşlik ediyor
Ama kokmuyor eskisi gibi……..yoruyor  artık bu yokuş beni
 
Galata dayım…kuleden bakıyorum İstanbul a
Hafiften bir rüzgar okşuyor, geziniyor saçlarımın  arasında
Aşık olduğum İstanbul da, aşık olduğumdan yoksun
Ve Sen yoksun…
 
 
 
Kanlıca dayım.......
biliyor musun? duruyor ,cumbalı o pembe köşk hala
eski ihtişamı olmasa da direniyor zamana
Aynı ben gibi………..
cüzdanımı açıyorum,  çıkarıyorum önünde çekildiğimiz ,
siyah ,beyaz sarmaş, dolaş resmimizi
Umutla gülümsüyormuş , gözlerimiz
En sevdiğin kırmızı çiçekli elbisem, var üstümde
rüzgarda ifil, ifil uçuşan , beyaz filarım
senin üstünde her zaman ki  gibi ,şık takım elbisen
şimdi özlemle bakıyorum , bu sararmış resme….
Sen yoksun..ben  senden yoksun……..
oturuyorum iskelede bir banka
en sevdiğin  şeyi kaşıklıyorum
üstü çörek otlu  ,kanlıca yoğurdu
içine damlayan göz yaşlarımla, bakıyorum etrafa
Arnavut kaldırımları  ziftle kaplanmış
Ortadaki çınar iyice yaşlanmış…
Değişen bir şey yok demek isterdim ama..
Zaman acımamış
Hem sana , hem bana ,
Hem de  İstanbul a….
 
16 nisan 2022
 
Silgisizce….

                                                          
                                             
/?autoplay=1&mute=0" allow="autoplay" frameborder="0" allowfullscreen>
( Sen Yoksun.. Ben Senden Yoksun başlıklı yazı SİLGİSİZce tarafından 17.04.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu