HAKSIZ REKABET
PARALEL TİCARET
Liberal ekonomide sürekli kar güdüsü sürekli büyüme güdüsü ile birleşince küçükleri alarak, batırarak ilerleme kaçınılmazdır.Böyle bir durumsa ürün kalitesi ve fiyatını tek taraflı belirleme gücünü, ele geçirme sonucunu da ortaya çıkarır. Asıl olan hukuk da dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. HİZMET VEYA FİRMA TEKELLEŞMESİ VEBADIR..Ticaretin yapılarken dini içtimai ve siyasi ilişkilerin kullanılıp buna göre ticaretin tesisi haksoz rekanettir..
Anayasada öngörülen sosyal devlet hukuk devleti ve rekabete ilişkin hükümlere aykırılık teşkil eder. Hastalığın Reçetesi tüeticiye, yukumluluk getirmeden onu korumak, sermaye tekelleşmesinin önine geçmek için örgütlenme saha ve şartlarını sınırlamak, hizmet tekelleşmesini ise bulunduğu il dışına taşırmadan üretimini sağlamakla olur.TTK’da yer alan “haksız rekabet” hükümleri ile
“rekabet oyununa bütün katılanların menfaatinin korunması”; 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanundaki düzenleme lerle “rekabetin korunması” hedeflenmek tedir. .Ticarete ait bir kavram olmakla birlikte PARALEL DEVLET yapılanması gibi PARALEL TİCARİ GÖRÜNMEYEN YAPILANMALAR, bir çok iş adamını batırırken, çaycı çorbacıyı da iş adamı sınıfına katmıştır..o halde görünmeyen fakat varlıkları ile piyasanın aktif aktörleri olan dini yapılanmalar darekabette belirleyici rol aldıklarındanhizmet ürerimi olarak ifade edilecektir.. Bir vakıf düşünün 250 adet TC de yurdu olsun. Gönüllük esaslı hayır kurumları ve vicdani kuruluşların böyle bir devasa yapıda günlük ekmek tüketimi ağız suyu akıtır.. Yada hayır kurumun hizmetinin aksaması insan kaynaklarındaki sürekliliği sağlamak için profesyonelliği ve ücret karşılığı çalışmayı zorunlu kılar.. Oysa sen bir hayır kurumusun, gönüllük esasına göre çalışman gerekirken para karşılığı hizmeti ifa edersen çelişki yaratırsın. Hem öbür tarafı hem bu tarafı kurtarmak, bunuda baskalarının parası ile yapmak işin özüne aykırıdır.. El taşı ile el kuşu vurmak siyasette, ticarette olabilir ama hayır işlerinde olmaz. Kimse allahı kandıramaz.
Dini ritüelleri, kullanarak yardım toplamaları, Tükiye çapında faaliyet göstermeleri, siyasi oluşumlarda doğrudan veya dolaylı yer almaları,HİZMET VE ALIM YÖNÜNDEN TEKELLEŞMEDİR.. O halde örgüt yapısı il sınırının dışına taşamaz.Federasyon komfederasyon oluşturamaz. Özel kanunla kurulmış Kızılay gibi kamu tarafından kurulmuş olan hayır kurumları bunun istisnasıdır.İslam dini kişisel hayatı düzenlemediği, kamuya ilişkin düzenlemeler içerdiği için din ve vicdan hürriyetini kullanarak, hizmet tekellerinin güç odağına dönüşmesi, egemenlik sınırında değişim iddiasında bulunmaları işin doğası gereğidir. O halde hukuk kendi varlığını ilerde tehdit edecek oluiumşara karşı da tedbirini alır.. Yasaklamak faaliyetlerin gizliliğini ortaya çıkarır.. Gizli faaliyet yasadışıdır.Oysa din ve vicdan hürriyeti temel hak ve hürriyetlerindndir. Gizli olamaz.Kişisel olursa tekelleşmeye yöneldiğinde artık din ve vicdan hürriyeti değil gönüllük esasının ötesne geçerek sektörel ekonomik bir davranış ortaya çıkarmıştır.
İl bazlı büyümenin ötesi tekelleşmedir.. Diğer tüm ticari siyasi hukuki ve dini oluşumlar üzerinde haksız rekabet şartları oluşturur.. Temel hak ve hürriyetin korunması açısından hizmetin kristilaize olması, birbirinden bağımsız olması ve alternatif güç odağı haline gelmemesi açısından elzemdir..Anayasa’da haksız rekabet açıkça ifade edilmemiş ol-
makla birlikte 167. maddeye göre, “Devlet, para, kredisermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır; piyasalarda fiilî veya anlaşma sonucu doğacak tekelleşme ve
kartelleşmeyi önler” hükmü yer almaktadır. Dolaylı yoldan piyasaları belirleyip kendi burjuvasını haksız rekabet hükümlerine göre oluşturan bu yapılanmalara ülke çapı faaliyetlerine cevaz vermez
Rekabet öznde yarışı ifade eder firmaşarın biribiri işe daha çok satmakmdaha cok kazanmak yarışını dürüstlük kuralına göre yerine getirmek zorundadır..
Ürün satışları açısından tekelleşme gerek alım gücü gerekse satış gücüne dayalı olarak haksız rekabet şartları ile tüketci haklarına doğrudan tecavüzü ortaya çıkaracaktır. Haksız rekabet, TTK’nın 54. maddesinde, “rakiplerarasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygula malar” olarak tanımlanmış ve hukuka aykırı
olduğu belirtilmiştir. Bu hükme göre Devlet rekabetin kanuna uygun olarak gerçekleş-
mesi için piyasaları kontrol altında tutar.Gramaj aynı gibi gösterip kalın cam ağırlığı ile haksız kazanc saplamak dürüstlük kuralına aykırıdır.Aynı Balı sulandırarak şişelemek dürüstlük kuralı ile bagdaşmaz..Glikozla agdayı bal diye ucuza satmak sahtekarlıkdır..
Türk Borçlar Kanunu’nun 57. maddesine göre “gerçek olmayan haberlerin yayılması veya bu tür ilanların yapılması ya da dürüstlük kurallarına aykırı diğer davranışlarda bulunması yüzünden müşterileri azalan veya onları kaybetme tehlikesiyle karşılaşan kişi,
bu davranışlara son verilmesini isteyebilir.”İki içecek firmasından birisi diğerinin aleyhine haber yaptırıyorsa fare pisliği gibi düzöece haner cıkartıyorsa sorumluluk gerektirir..
GÜNDE istanbul merkezli 2000 otobüs seferi yapılıyor ve bunun 1000 seferi bir firmaya aitse tekelleşme vardır. İstanbul dan Gaziamtep e giden bir otobus, 9 vilayetle birlikte 25 şehirden geçiyorsa her şehirde indi bindi alması bilet kesmesi onun bilet satış gücü ve o şehirlerde bilet gişlerinin olması ile doğrudan bağlantılıdır. Benim bir bilet almam onun esiri olduğum anlamına gelmez.. Yine aradaki şehir ve kasabalarda bulunan yerel firmalara karşı da bu gücün kullanılması firmalar arası haksız rekabet hükümlerini de ortaya çıkarır..Şehirler arası ulaşımda Türkiye merkezli bir kooperatif olmak 7 coğrafi bölgeye göre hizmeti bölmek 6 saat şofor çalışmasını n ötesine otobüsü geçirmemek, bağlsntılı olacak sekılde diğer sehır seferlerini düzenlemek hem yatırımcıyı hem de tuketıcıyı koruyacaktır..Tekelleşemnin acı sonuçlarını ortadan kaldıracaktır..
Diğer bir yaygın alan olan perakendecilik sektöründeki alış satış ve stoklama gücü ile birlikte Türkiye fiyatlarını belirlediğini kriz ve pandemi döneninde gördük.Kabzımalların yerine satın almacıları ile Üreticiyi boğup ürününü alanlar, istedikleri vade ile ödeme yapanlar 30 kuruş tarla çıkışlı soğanı bile 10 Tl ye sattılar.. Oysa hukuk devletınde buyumenin bir brdeli vardır.. Vergılendırme sılahı ile o buyumeye sınır konulacagı gıbı yatırımcı zaten oyle bır gucun otesıne gecmez. Perakendecılige iç mekan kadar dış mekan zoyunluluğu (araç parkı yönündem), stok sahası ile satış sahasının aynı yerde olma zorunluluğu, yerel üretici kooperatıfı alım şartı getirdiğinizde orantısız buyume ve haksız rekabeti engellemiş olursunuz.
Haksız rekabetin unsurları, ekonomik rekabetin varlığı ve dürüstlük kurallarına aykırılıktır.Yaptrım olarak haksoz rekabet davası öngörülmüştür.. Haksız Rekabet davası açılabilmesinin şartları ise, bir zararın veya zarar tehlikesinin varlığı ve uygun illiyet bağının olmasıdır.; Her iki kanunun bağlı olduğu yargı çevresi ve üst mahkeme farklılığı vardır. Nitekim; haksız rekabet yaratan eylemin incelenme yeri Ticaret Mahkemeleri, Ticaret Mahkemelerince bir karar verilmesi halinde başvurulacak yüksek yargı yolu ise Yargıtay’dır. Buna karşın; 4054 sayılı Rekabetin
Korunması Hakkında Kanunu’nda yer alan rekabet ihlaline konu eylem veya işlemin inceleneceği yer Rekabet Kuruludır. Üst mahkeme olarak inceleme mercii Danıştaydır..
Cezai uaptrım halsız rekabetle ilgili olaarkak .TTK’nın 62’nci maddesinde düzrnleme yapılmıştır.. Buna göre; gerçek kişiler bakımından iki yılakadar hapis cezası veya adli para cezası olarak öngörülmekle; yaptırım seçimlik olarak belirlenmiştir
Rekabetin görünen ve görünmeyen halleri ile korunmaya alınması tületici hakları ile de doğrudan ilintilidir..
Torun Halili
(
Haksız Rekabet Paralel Ticaret başlıklı yazı
HALİLİ tarafından
14.05.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.