12 Mayıs 2022 tarihli Resmi
Gazete'de yayımlanan Valiler Kararnamesiyle aralarında Malatya Valisi Aydın
Baruş’unda bulunduğu 10 ilin valisi yer değiştirmiş ve 9 ile ise yeni vali
atanmıştı.
Cumhurbaşkanlığı Atama
Kararnamesiyle Malatya Valisi Aydın Baruş Isparta Valiliği görevine atanırken,
Batman Valisi Hulusi Şahin ise Malatya Valiliği görevine getirilmişti.
Isparta Valisi olarak
görevine başlamak amacıyla ilimizden ayrılarak giden Aydın Baruş’a ve Malatya
Valisi olarak ilimize gelerek görevine başlayan Hulusi Şahin’e yeni
görevlerinde başarılar diliyorum.
Valilerin ayrılması ve yeni
görevlerine başlamasıyla ilgili daha önce yazamadım. Malum aynı tarihlerde kız
kardeşimin hastalığı ve ardından ise vefatı nedeniyle bir süre yazmaya ara
vermiştim.
Bu konuyla ilgili anlatmak
istediğim, değinmek istediğime gelince…
Daha önceleri de buna benzer
konularla ve görevlilerle ilgili birçok defaları yazı yazmayı düşünmüştüm…
Ancak bir türlü yazıya dökmek kısmet olmamıştı…
Görevden ayrılarak giden her
valinin, her müdürün, her yetkilinin ardından başta atanmış kamu idarecileri
olmak üzere seçilmiş siyasetçiler, sivil toplum örgüt yöneticileri vb gibi her
kesimden birçok insan tarafından yapılan ya da yapılmayan hizmetlerden dolayı
bir teşekkür yağdırma faslı başlayıp gider…
Bu gelenek yine bozulmadı… Giden
valinin ardından sağanak yağmuru gibi teşekkür eden edene… Tebrik eden edene…
Bunları sosyal medyada ve
haber sitelerinde gördükçe, teşekkür eden bu insanlar demek ki aldıkları
hizmetlerden çok memnun olacaklar ki bunları dile getirip söylüyorlar diye
düşünüp durdum…
Yoksa bu insanlar durduk
yere teşekkür etme yarışına girerler miydi?
Aldıkları, faydalandıkları
hizmet varsa elbette teşekkür etmeleri en doğal haklarıdır… Bu konuda bir şey
diyecek değilim…
Ancak Malatyalı engelli bir
vatandaş olarak, yıllarca engelli haklarıyla ilgili mücadele etmiş ve halende
etmeye çalışan biri olarak ben ne yazık ki bu teşekkür sağanağında bir yer
almayacağım…
Malatya da yaşayan
engellilerin günlük hayatta en çok karşılaştıkları ve yaşadıkları
erişilebilirlik ve ulaşılabilirlik sorunlarıyla ilgili en ufak bir katkısı
olmadığı için ne yazık ki teşekkür etmiyorum…
Bu konularla ilgili gazetede
ve internet sitelerinde sayısız kez yazı kaleme almama rağmen ve bazılarında
ise eleştiri yapmama rağmen en ufak bir adım dahi atmayarak sorun yaşamamıza
neden olduğu için ne yazık ki teşekkür etmiyorum…
Geçtiğimiz yıl 3 Mayısta
vefat ederek aramızdan ayrılan can dostum Yücel Doğanşahin’in valiliğe verdiği
ve ardından CİMER’e yazdığı sinema salonlarındaki erişilebilirlik sorunuyla
ilgili bir adım dahi atmayarak sorun yaşamamıza neden olduğu için ne yazık ki
teşekkür etmiyorum…
CİMER’den gelen cevabi
yazıda “… ilinizde bulunan
erişilebilirlik eksikliklerinin giderilmesi amacıyla vakit kaybedilmeden
çalışmalara başlanılması, bahse konu başvuruda yer alan sorunların giderilmesi
ve benzer mağduriyetlerin yaşanmaması için yukarıda açıklanan mevzuat
hükümlerine ve mevzuatın uygulanmasından kaynaklanan konulara hassasiyet
gösterilmesi, teknik bilgi desteği ihtiyacı halinde Genel Müdürlüğümüz
Erişilebilirlik Dairesi Başkanlığı ile iletişime geçilmesi ve yapılan iş ve
işlemlerle ilgili tarihine 20 Ocak 2020 kadar Genel Müdürlüğümüze bilgi
verilmesi hususunda; Bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.” denilmesine
rağmen bir adım dahi atmayarak sorunun devam etmesine neden olduğu için ne
yazık ki teşekkür etmiyorum…
Cumhurbaşkanlığı İletişim
Merkezinin (CİMER) yolladığı yazıya rağmen erişilebilirlikle ilgili çözüm
üretmek amacıyla herhangi bir çalışma yapmayarak yasal haklarımızı görmezden
geldiği için ne yazık ki teşekkür etmiyorum…
Bildiğiniz gibi illerin en
üst düzey idarecisi olması nedeniyle valiler illerdeki kendilerine bağlı tüm
kamu kurum ve kuruluşlarının başta Anayasa olmak üzere kanun ve diğer
mevzuatlar tarafından verilmiş olan iş ve işlemleri eksiksiz yerine getirip
getirmediklerini, sağlıklı hizmet üretip üretmediklerini kontrol etmek, eksik
veya yanlış yapılanlar varsa düzeltmelerini sağlamak ve illerdeki eğitim,
sağlık, asayiş vb gibi diğer konuların düzgün bir şekilde işlenmesini ve
vatandaşa hizmet edilmesini sağlamakla görevlilerdir.
Bu görevlerinden ve
sorumluluklarından bir ya da bir kaçını ihmal ettiği, eksik yaptığı, görmezden
geldiği zaman o ilde yaşayan insanlara sağlıklı ve eşit hizmet verilmediği
ortaya çıkmış olacaktır. Yani diğer bir ifade ile hizmette ayrımcılık yapılmış
olduğu ortaya çıkmış olacaktır.
Sözün özü olarak, dilerim ki
engellilerin yaşadığı erişilebilirlik ile ulaşılabilirlik başta olmak üzere
eğitim, sağlık, sosyal güvenlik vb gibi konularla ilgili burada yapmadığı görev
ve sorumluluklarını hatırlar ve yeni görev yerinde getirerek insanlara sağlıklı
ve eşit hizmet vermiş olur.