Online Üye
Online Ziyaretçi
Ağlamalı mıyım bu çöken karanlığa
Ya da kapatıp gözlerimi susmalı mıyım acaba
Simsiyah bulutlar yerlerini alıyor gökyüzünde
Gözlerim borçlu kalsın davetsizlerdeki yağmura
Yağmur damlası, dalga köpüğü, kum tanesi
Esen rüzgârın içinde yalnızlığın sesi
Islak çürümüş bir tahta parçası
Suya uzanan karanın son inadı bir sahil iskelesi
Eski şarkılar ben şimdi ağlarken zihnimde
Kara denizin kara suyu birikmiş ayak izimde
Karanlık dolduruyor seslerin arasını
Kaç adım, kaç geçmişe atılmış cılız pençe
Yaşım bir kum saatinin orta yeri
Adım ise iskelenin üstünde paslı çivi
Hayat deyince aklıma gelen ıssız bir sahil
Ömrüm iskeleye bağlı batık bir gemi...
Mavrigan