Yokluğunda anlamını yitiren bu şehir
Daha bir cafcaflı daha bir sakin artık
Çok geçtim oralardan/
Ayak izlerinin türabı ben
Çok değdi başım gökyüzüne
Güvercin pırtlatmalarında
Çok yıkadım alnımı
Ucu dantelli
Mendilinle…
Sevmek!
Artık hiçbir anlamın ifadesi değil
Ölüm artık dağ gibi gelmiyor/
Ve düşmüyor acısı yaralara
Sıradan rutin bir tören oldu
Helva kavrulan evlerde
Biçimsiz/nihayetsiz
Duygusuz
Ruhsuz…
Ellerime konan kelebek telaşı
Bir günlük bitiş habercisi/
Havada onlarca takla
Yar soluklarında
İki dirhem çekirdektim
Hani benim
Anlamım…
Sen;
Yaralı parmağa çöğdürmezsin bilirim
İçten pazarlıklı adamsın/
Halen de öylesin
Soluk kesilen bu gökte
Neye hükmün geçer
Bu yansıma ikliminde
Bir katre damlasın
Gamsın…
Şimdi alaz yalnızlıkların
Akıl hocası olmuşsun
Rastgele…