bizim türkülerimiz sabah altıda başlıyor gülüm
yaşamak için kovana çiçek taşımalara.
hele bu son zamanlar gözlerim öyle ağır
belim de yine o ağrı, sorma.

" kimin suçuyum diyorum kendime gülüp bazen,
sarıp sarmalayan tüm masallarda kayıp bedenim, bilsen ".

hiçlik.
benden ne başlar sabahın o saatinde bu şehirde?
söyle.
söyle iki farla aydınlatıp hesapta bir ömrü
sığdırırken dört şeritten birine.
ne?!

oynadığım her role kendilerince inanıp
yaralarımı kanatıyorlar gülüm, inanmadıkları her yerde.
bilsen tabutunu ödünç alacağım var bu sıra
mutlu ve mesut şiirler yazamayan bir şairin ellerinden.

sanırım fark ettiler bugün cami avlusunda tabutu omuzlarken,
varlığımı.
esrik zamanlar dışında lafının üstüne laf koymayıp
ve bilemediğinden her şartta nasıl haklı olunabildiğini
yüzlerine bakarken utandıklarım.
ki;
çoğu sebebim sen !

sorsalar, ister misin deseler evet diyecektim,
bir uzak dünyaya nasılda razı.
ki nasıl istiyorum bilsen tüm yaşamıma isyan olup
Tahrir denen o meydanda
kendi düzenime bayrak açmaları ben !

sen gidip başardınsa unutmaları,
bende gider unuturum bu adamı, yeminle...

kayıp zaman şiirlerinden.

okura not:
eski bir zaman şiiri
ve Tahrir İran ve bu olaylar yok
ve lakin insan olmanın erdemi belki ve belki aklın,
hangi prangasını severseniz ellerinizin gelin " bilimsel " demeyin,
sonuç hep ölüm oluyor zira...

( Yollar... başlıklı yazı HimmetAYGÜT tarafından 22.10.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu