Hepimizin yaşamla ilgili beklentileri vardır;başarılı olmak,zengin olmak,iyi meslek sahibi olmak,aile olup çoluk çocuğa karışmak,iyi giyinmek,daha iyi yiyip içmek vs.gibi.İçimizdeki bu arzular bizi hayata bağlar;kendimizi bir kenara bırakıp başkalarını düşünürüz,onlar için fedakarlık yaparız ancak kıyasıya rekabet ve savaş hali sevgimizi çürütür.Çünkü Darwin der ki:"Hayatta kalmanız için güçlü olmanız gerekir." Bu noktada ne yapmamız gerekene Mevlana'nın güzel cevabı var:
"İnsanoğlu yaratılmışların en üstünü ve şereflisi olarak yaratılmıştır Ancak insanı insan yapan,hayat için önemli,zorunlu ve gerekli olan değerleri araştırmak,bulmak ve tatbik etmekle mümkündür."
Ekmek,su,hava gibi temel gereksimizdir sevgi ancak bizler sevgimizi söylemek ve göstermek yerine hep başkasından bekleriz yani vermeden almayı çok severiz."Sevgiyi Arayan İnsan"adlı kitabında Nilgün Nart bu konuları detaylı olarak irdeliyor,severek okuduğum bir kitap,aslında biraz felsefi yaklaşımları mevcut."İki temel duygu vardır ya sevgiyle hareket ederiz ya da korkuyla hareket ederiz."diyor mesala.
Bu kitabın en çok sevdiğim yanı,konuları açıkladıktan sonra özellikle Mevlana'nın sözleriyle noktalaması,"Sevgi ve merhamet insanlığın;hiddet ve şehvet ise hayvanlığın vasıflarındandır ve savaş,çocukların kavgasına benzer;hepsi de anlamsız ve saçmadır."
"Bir şeyleri değiştirmek isteyen insan,önce kendinden başlamalıdır."der Sokrates.Günümüzde sevgi anlayışı artık çok değişti,insanlardan çok eşyaları çok sever olduk hatta onların tutsağı olduk.
"Yürekten söylenmiş sevgi sözcükleri şifadır,bizler şifanın kendisiyiz,kaynağıyız."diyerek bu konuyu destekliyor yazar ve ekliyor,"Akıl ve mantık,insanoğlunun dünya rehberidir."
Bir kaç şiirine de yer vermiş ve yazarın bir çağrısı var:Anadolu'nun uyanması."Şu anda Anadolu'yu kaosa sürüklemek,çelme takmak isteyenlerin kurduğu tüm tuzaklar ve şer güçlerin tüm şer işleri devasa Anadolu barajının önünde 'çer ve çöpten' başka bir şey değildir."
"Uyan Dostum"adlı şiirinde şöyle der:
Gerçekten uyanıp
Dostlarla
Halil İbrahim sofrasına
Oturana kadar
Aç kalacaksın
...
Uyumaya devam edersen
Yem olacaksın kurtlar sofrasında(!)
Eğer ki uyanırsan
Kurulacaksın Tanrı'nın Sofrasına.
Değişim kaçınılmaz bir gerçektir ve Charles Darwin:"İnsan,var olan,türlerin en güçlüsü değildir,en zekisi de değildir.Hayatta kalan değişime en çok ayak uydurabilendir."diyor.
Kitabın özeti ise arka kapağındaki şu paragraflarda yer alıyor:
"İnsan kendisine baktığını sanan ama göremeyen göz gibidir.Bir diğerinde görebilir kendisini.İstisnasız aynadır,bizden geriye kalan her şey,bizi kendimize yansıtır.Kalbimizde uyanana kadar,bir diğerinin aynasında gördüğümüz her biz,bize yabancıdır.
Baktığımız sadece,gördüğümüzü sandıklarımızdır.
Duyduğumuz sadece işittiğimizi sandıklarımızdır.
Bildiklerimiz sadece hissettiklerimizi sandıklarımızdır.
Aslında bir diğerini şimdiye kadar;ne işitmiş ne de görmüş ne de dokunmuşuzdur...
Yabancıyızdır."
Tüm bu anlatılardan sonra peki ne yapmalıyız,güneş her yerde olduğuna göre gölgede duran bizlerizdir ve son olarak şöyle der Konfüsyüs:
"Güneşin sana ulaşmasını istiyorsan gölgeden çık."
Değişelim,değiştirelim;gelişelim geliştirelim fakat benliğimizden ödün vermeden.
(
Sevgiyi Arayan İnsan başlıklı yazı
berberce tarafından
17.11.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
