Vapurda
öyle,
uluorta salma gümüş ayaklarını suya
fitne çıkacak az daha…
bulunma hâli olsa da aldığı ek.
duman hep ayrılığı söyler vapurda.
martılar dalıp çıkarken sulara,
teğet geçer kanatlar umutlara.
martıların kanatları tuz kokar
değer uçları bulutlara…
martıların aklı bir karış havada
saçların, istanbul kokar rüzgârda…
erguvanların hatırına, nisanın hatırına.
beni de yaz yüreğinin bir satırına.
simidin susamı dolarken dişler arasına.
denizin tuzu, kokusu merhem olmaz ayrılık yarasına.
vapuru, vapurda, vapurdan diye çekime girse düşümüz.
biz sevda esriğiyiz ağustosta bile üşürüz.
bu şiir ankara'da yazılsa da istanbul'a özgüdür.
boğazın ihtişamı nice periye gözgüdür.
şimdi erguvanlar da açmıştır bî bedel.
dokunur yüreğimize elif narinliğinde bir el.
ben canhıraş senin sevdanla,
martılarda ayrı ,İstanbul da ayrı bir telaş saçların.
yanaşır vapur sevda kokan iskeleye.
bir el uzanır aşinası olduğumuz.
bir nisan sabahında cananla,
erguvandır istanbul soluduğumuz.
bulunma halinden ayrılma haline ikmal olur an.
bizi beklemese de seferin sonunda canan.
ineceğiz iklimine varınca vapurdan.
ankara, İbrahim KİLİK12.04.2010
(
Vapurda başlıklı yazı
İbrahim Kilik tarafından
14.04.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.