Cayin bardaga dökülüsü dahi bestelenmemis mutlulugun sesi solugudur
Ruhu dinlendiren
Huzuru kandiran
Sakinligi ve sevinci doyurup besleyen
Ve akla hayale
gelebilecek bütün duygusal cagrisimlari mümkün kilarak
Gökyüzünü
Kuslari
Ciceklenen agaclari büyülü renklere boyanan bahceleri
Sokaktan gecip giden hayata cekip ceviren doyumsuz bir
sofranin
Bugusu tüttükce insani hic bilmedigi hazza cekip götüren
Cayin bardaga süzülüp dökülürken ,
Kendisiyle memnun, etrafiya ilgili, dünyasi devraniyla dem
hali
Yetismis ulasmis zamana bütün zenginlikleri davet edip cagirir
gibi sanki
Hic bir yerde olmayan
ve bulunmayan evde olma hali gibi yani…
Lakin özgüvensiz
Kimliksiz
Degersiz
Yitiklik yalnizlik kimsesizlik köhnesini barindiran imar
affiyla
Imar affina ayni sabika sicilinde ortak olma sucuyla mühendis
mimar mütahit
Sonra belediye
Sonra makam
Sonra merci
Sonra daire
Sonra denetim
Sonra onay
Sonra mühür
Sonra rüsvet
Sonra topyekün toplum…
Düdük calana kadar sessizligin dahi her yere yayilip esir
alan korku hükmüyle
Ne bir istifa
Ne bir yüzlesme
Ne bir akil fikir vicdan sorumluluk göstergesi
Düdük caldiktan sonra arkadasim bu oyuncaklar sana ugultulu
sirenleriyle
Huzuru yitik sevinci kayip ne dem ne cay ne hayal ne his…
Artik dünyada olmayan evlere ve sokaklara,
Olmayan cocuklara
Olmayan mutluluklara
Gelmeden solmakta olan bahara
Kabusun kiyametin dükkansiz carsisiz matem hediysiydi
Seyfi Karaca………Mart / 23