Şiirin hikayesi
 
Sesimi duyan var mı ?

Öncelikle  depremde  hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum. İnşallah bu son olsun demek istiyorum  . lakin ders almadığımız sürece ve bizde ki bu zihniyet devam ettike  biraz zor grünüyor  malesef.

Her deprem sonrası yıkımlar, ölümler unutulur yeni bir deprem olduğunda ise yeniden konuşulur suçlular  nedense var olmaya devam eder bugün olduğu gibi.

 Peygamber efendimiz (sav) devesini başıboş bırakıp huzuruna gelen Amr bin Umeyye'ye aynen şöyle buyurmuştur . “Deveni bağla sonra tevekkül et.” . Yani İlk önce tedbirini al  daha sonra Allah'a  sığın.

Bizi deprem değil, cehalet  öldürüyor!
Gerçekleri konuşmak gerekirse her karışı şehit kanlarıyla sulanmış bu güzel  cennet vatanda, Toplum olarak  dürüst değiliz . Ahlak  desen sıfır ,şükür yok, her  türlü hileler bizde, tüm sahtekarlık üç kağıtcılık fesatcılık bizim için çocuk oyuncağı olmuş. Her meslekte, belki komşulukta ve belki de ebeveyn çocuk ilişkisinde bile dürüst değiliz vesselam. Rengimiz bile belli değil; her yaptığımızı göstermelik  yaparız,sahte günaydınlar, sahte sevgiler  gülücükler,sahte dostluklar vs..  ,  fiyatları  bile adamına göre ayarlarız , fırsatcılıkta  üstümüze yoktur ,daha neler neler… Her işten anlarız anlamadığımız iş yok, on parmağımızda on marifet maşallah  bilmediğimiz  sadece ve sadece dürüstlük ve ahlak.

Toprağın altı hiç aklımıza gelmez , Ta ki afetler olana kadar.Hak'kı tanıyan yok ölene kadar.
Şahit lazım değil mi? Bizlerin  Hz Mevlana, Yunus Emre , ve Hacı Bektaş ile aynı topraklarda yaşadığımıza.

Velhasıl bundan böyle fırıldak siyasetçilerden ,Küfür eden babaya, asık suratlı şoförden,gösteriş yapan mümine, sadece gel-git yapan sınıfta konu mankeni gibi duran öğretmene, mütahitten mühendise yapı denetiminden  Allah'ın selamını vermekten aciz  komşuya, vs..  her meslekte işi ehline verip ahlaklı ve dürüst olmamız lazım.

Bir yanlış doksan dokuz doğruyu yok etmemeli .İnsanlık bir nokta menfaat için , virgül kadar eğilmemeli .Vaktini ilime bilime harcayan kurtulur  Japonya da olduğu gibi.
Bilgili ahlaklı ve akıllı dürüstlük, en iyi siyasettir. Kurnazlık politikası ise, cehaletin, ahlaksızlığın ,samimiyetsizliğin ve sahtekarlığın müşterek malıdır ,ve aynı zamanda adıdır.
Onun için ayırmadan ,ayrışmadan, kutuplaşmadan el ele gönül gönüle  vererek hep birlikte   elimizi  taşın altına koymalıyız .

Göreceksiniz ki İşte o vakit düzelir eğriler, o vakit dost oluruz kendimizle çevremizle insanlarla, ve o vakit  güneş en parlak haliyle tekrar doğar bu toprakların üzerine, yoksa bu deprem  SON OLMAZ .
 
 
SON  OLMAZ
 
Altı şubat sabahı, vatan aldım haberin
Deprem öyle büyük ki ve bir o kadar derin
Hey cehalet menfaat,bunlar senin eserin
İki iki beş etmez ,dört iki de   on olmaz.
Bizdeki bu zihniyet değişmeden son olmaz.
--
Buna  kader demeyin, diyene şaşıyoruz
Kader derken ta baştan hataya düşüyoruz
Ne kaderi efendim, tedbirsiz  yaşıyoruz
Deprem bizde felaket,Japonya'da can almaz.
Bizdeki bu zihniyet değişmeden son olmaz.
---
Yer titredi amansız, dalgalar gibi azgın
Ne varsa üzerinde, yutacak kadar kızgın
Türk milleti silkelen ,bu olmamalı yazgın
Tedbirini önce al,sonra pek zaman olmaz.
Bizdeki bu zihniyet değişmeden son olmaz.
---
Ahlaksızlar soysuzlar, kimden emir aldılar
Sanmayın ki sadece bunlar demir çaldılar
On bir ilde elli bin candan ömür çaldılar
Burda herkes suçludur böyle nefret kin olmaz.
Bizdeki bu zihniyet değişmeden son olmaz.
---
Bir iki rant uğruna kefen biçtik huzura
Fırsatçılar pusuda konmak ister hazıra
Sarsılarak uyandık, el açarak  Hızır'a
Enkazlar arasında; şöhret olmaz şan olmaz.
Bizdeki bu zihniyet değişmeden son olmaz.
---
Bağır Zaralı Turan ,bağır en yüksek sesten.
Sesimi duyan var mı bizim yüce meclisten?
Okuyan her bireye ibret olsun bu destan
Unutma unutturma böyle imtihan olmaz
Bizdeki bu zihniyet değişmeden son olmaz

Zaralı Turan Aslan -Almanya