Şiirin Hikayesi

1961’lı yıllarda Hayallerini, umutlarını, sevdalarını, geleceğini
Sirkeci garından kalkan vagonlara yükleyen  gurbetçiler
ilk etapta tek bir amaçları vardı ,kısa zamanda yeterince para kazanıp ülkeye dönebilmekti.

Kazanılacak para ile sılada bir göz ev, belki bir araba  ve de geri kalan hayatını idame ettirecek kadar da para biriktirmekti.
Yoksulluğun yaban ellere sürüklediği  gurbetçilerin  evdeki hesabı çarşıya uymadı.
Daha sonra ailelerini çocuklarını getirdiler.  Kısa amaçlı gelişleri artık uzun soluklu bir kalıcılığa dönüştü.
Bu süreçte  bir çok zorluklara  olumsuzluğa  rağmen  Türk ekonomisine ve Alman ekonomisine çok katkı sundular. Buna rağmen  ne yazık ki  hem Alman  hem Türk toplumunda  sevilmeyen bir azınlıktı artık .
Öz  Vatanında  Almancı, Almanya da yabancı olarak anılmaya başlandı

 Yıllardır sorunlarını anlatmaya çalıştılar yakıldılar, vuruldular, ırkçı saldırılara maruz kaldılar  ancak  sorunlarını bir türlü anlatamadılar .çünkü sahipsiz bırakılmışlardı.

Bir ay Türkiye ye gelmek için 11 ay gece gündüz her türlü işlerde çalıştılar .Suya hasret bir ceylan misali yola çıktıklarında  yollarda  çakal saldırdı , sırtlan saldırdı , tam vatanına vardı ,bu sefer  itler  fırsatçılar sahtekarlar saldırdı  çünkü sahipsizlerdi .

(Almanya işine  Türkiye cebine  baktı)  ne acıdır ki  gurbetçilerin yüzüne  bakan olmadı
Oysa ki  gurbetçiler vatanına öyle bağlı ki   vatan sevgisini  kimse ölçemez.

 Her afette  ilk gelen onlar olur. Gurbetçiler parasını vatana bırakmaya, bir garibe bir yoksula çorba olmaya gelir.

Yıllardır seçme  ve seçilme hakkı olmayan gurbetçiler Türkiye de  son 10 yılda bu hakkı verildiğine bile pişman ettiler. Bu hakkı bile çok gördüler  .

Nasıl  Döneyim ?

Bana dön diyorsun vatana gardaş
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
Gelsek demiyorlar bize vatandaş
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Gurbetçiyim sesimi duymuyorlar
Parasız vatana pek koymuyorlar
Almancı diyorlar Türk saymıyorlar
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
 
İnsanlar bürünmüş kuzu postuna
İnancı kalmamış dostun dostuna
Dostluklar kurulmuş çıkar üstüne
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Dostluklar değişmiş nesil değişmiş
Dostlar meclisinde fasıl değişmiş
Edep erkan  ahlak Usül değişmiş
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Dinle anlatayım hepsini tek tek
Bende üç çocuk var üçü de erkek
Ne yaparız peki oraya gelsek ?
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Yalakalık bilmem insan satamam
Helal ekmeğime haram katamam
Buyur edilmedik handa yatamam
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Yapraklar altında diken gizlidir
İnsanları gördüm çok aç gözlüdür
Dostlar akrabalar iki yüzlüdür
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Ekmek veren olmaz akıl veren çok
Israr etme bu laflara karnım tok
Türkiye de Ankara da dayım yok
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Sinir küpü olduk cinnet getirdik
Benliğimiz kalmadı ki, bitirdik
Hep dışlandık öz güveni yitirdik
Hele söyle bir dost nasıl döneyim ?
--
Selam veren orda borçlu çıkıyor
Muhannet zor imiş vurup yıkıyor
Dost yüze değil de  cebe bakıyor
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?
--
Özlemim sonsuzdur içim yaralı
İstemesem bile oldum buralı
Bu durumda nasıl dönsün ZARALI
Hele söyle bir dost nasıl döneyim?

Zaralı Turan Aslan /Almanya