Her makas kesiginde kopup giden sonsuzluk
Kiskaca aldigi pismanliklari ayriliklari ve perisanliklariyla
mekik saran makara
Yalandan gülümseyerek kivranisini bastiran acilarinin
Ortada kalanlar yikik dökük derbeder camasir
Bir ayna bir toka bir gözyasi siyah beyaz vesikada viranlara resmeden
Cigligini sazini yitirmis bir radyo sessizligi gibi kütüür kütür
dipten derinden
Öksürük sökerek suskunlugun diline düsmüs de kalmis,
ve dermani diviti tükenmis kalemlere azap yükünün kara yazisiyla
Yangin halini almis bir
kivilcim, yaydigi selami hic kimseye dokunmadigi
Son carede daglara yerim yurdum var diye delisini salan rüzgarin
Derdine ortak bildigi baska yerlere tasinirken hayat
Kasigin boslugundaki doldurusa gelen zül zikkim zehir ziyan..
Yutkundukca kusluk vakti sersemliginde, sercelikte tüneyen tan
yeriyle
Uyku dedigin br ölüm,
Perisanda dogmak dedigin
iki ölüm
Narkozsuz nestersiz cerrah cerraha mesken firari,
Carkitta ve carmihta sag kalmaksa bahardan bozma harabe bir düs
bahcesi
Ve daim ölümden kopmus bir kesitttir
Dangirdagini cobansiz sürüsüz daglarda terkedip birakanlarin
Dertli dolabi döndükce insana yangin susuzlugun dili cözülür
Toprak tüter navruuuz navruz, dudaklari yanar poyrazliktaki pinarlarin
Dünyayi doyumsuz güzelliklere yordukca hayra sevgiliye aska sen..
Seyirde sen
Seyranda sen..
Uyandiginda hic kusku yoktur, malum olur herseye her sebep
Nasil ki cicekleri topragina yakisir, asksa delisine
Ki sen her günkinden daha güzelsindir..
Ne yaparim ben bu kafayla diye bir anlasmaz uyusmazim yok sükür
Ne kendimle ne dünya dolusu güzelliklerle
Herkesin bir isi gücü var benimkisi de delisine rüzgar yagmur
günes
Sevmek meselesinden daglarda tepelerde
Yana tüte bir olmaya ask benimkisi de, bildigin gibilerdeyim iste
Bildigin gibideyim iste, var ömrümü heceleyip okuyarak kendi
kendime
Varsa üstü ötesi,
Küsüratiyla varsin dünyanin kendisine kalsin
Seyfi Karaca……….Mart / 23