Hi yarabbi yarabbi..!
Hu yarabbi yarabbi gövermeden solmus bozkir
Safra kesesinden ilac ve irin kusan arilarin polenledigi iniltinin
Ilk denemesine
Son rol
Ulu ortalikli bir piyes ve hep koz kiran oyun..
Saksidan sokaga sarkitilmis uzatmali zaman dilimindeki sökün
Sessizligin sindigi kabuklarda ucsuz bucaksiz bir mecraya maceranin
Batarken kizillara karisik kararip giden güne
Hasatta kül, horantada yalnizlik,  harmanda tozduman
Yoldan izden saparak göcebe yalitimli izolelerde turna sesi kuzgun telegi
Disarinin kopyasidir insandaki olur olmaz ne varsa
Kaybolurken kayda gecen suretli suretsiz bilgi birikime dönüserek
Gürültülü kirlilikler dosyasinda pirizlere takili ansiklopodik pandoranin
Raflar dolusu ve numarali siralar düzümü ipten kopup
Lambasi söner sönmez  emanet hayatina bataryasi bitene kadarki
Iliklerine  sinmis ve tüm dügmeleri sökmüs koparmis
Her gün, hi yarabbbi yarabbi ,
Huu yarabbi yarabbi hergün mü her gün..
Kervan kuyusuna
Herkesin herkesi köteleyip terkettigi
Ssilasiz selamsiza ortaligi kaynatarak fink attigi uzak bir tiren yolu gibi
Hayatin ortasindan bulanarak bittigi yerden sabahi doguran günesle beraber
Bugdayda sergende samandaydi ikindinin kursaginda kalan
Yasamin alaca karanlik yokusundan
Daldan dala yol bulup mekik ve serit degistiren hayatin akisinda
Hi yarabbi di yarabbi
Aynalarda rengi olmayan siyah beyaz yalnizligini cekip kopariyordu sanki
Basak veren, yaprak döken, ilmek büken, cicege sarilan rüzgarlara
Kuru bir agac gölgesi gibi en son…
Yalvar yakar
ve sefilin sefili kuru kuruya efkar
 
Seyfi Karaca……….Mayis / 23