Bu şehir tarih kokuyor, medeniyet kokuyor
Ve bu şehir bana bir şeyler anlatıyor.
Emirsultan’a vardım bir sabah.
Güvercinlerin duasını dinledim
Cami avlularında,
Şadırvan başlarında.
Tebessümün güzelliğini gördüm
İhtiyar yüzünde.
Tarihi çeşmeden su içerken
‘’Elhamdülillah’’derken.

Ölülerin gölgesinde yürüdüm,
Ulu çınarlar altındaki
Mezar taşlarını okuyarak.
Yeşil Türbe’ yi seyrettim.
Eskimiş yeşil cübbesi omzunda.
Her çini bana bir şeyler anlattı.
Çelebileri, Yıldırımları
Şimdi daha iyi anladım.
Beyitler okudum gönül erlerinden:
Türbe kapılarında,
Çeşme kitabelerinde.

Ulu Cami’ye uğradım bir öğle vakti:
Her sütun sanki Somuncu Baba’ydı.
Burada anladım mâbetlerin ulviyetini,
Cemaatin yüzünün aydınlığını,
Ön saflarda namaz kılmanın
Gururunu yaşadım.
Burada duydum aşınmış eşiklerin sesini.
Oymak oymak nakışlarda gördüm,
Taşların ağaçlardan farksız olduğunu.
Deprem gazileri minarelere baktım,
Çatlamışlar, yıkılmışlar,
Ama eğilmemiş başları.
Tophane sırtlarında yürüdüm.
Altı asırlık bir devletin,
Baş mimarını gördüm.
Dudaklarımdan döküldü,
Fatihalar dualar.
( Bursa başlıklı yazı şaircesevmek tarafından 12.04.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.