Ömür basamağından birer birer çıkarken
Bir an şöyle durup da geriye dönüp baktım
Zamanın usta eli umutlarım  yıkarken
Hayalimden maziye bir nebze durup aktım.

Doğuşumla başlamış bendeki elem, çile
Bülbül böyle yanmadı aşık olsa da güle
Düşmüşüm her adımda ıztıraplı bir yola
Hayat yükü binince  yıkıldım birden çöktüm.

Yalan dünyanın kahrı hışımla indi başa
Parça parça olurdu eğer konsaydı taşa
Benzedim genç yaşımda kanadı kırık kuşa
Açmadım derdim yad'a  gözyaşım yalnız döktüm.

Kaç gece sabahladım şu doğan şafağa sor
Yüreğim içindeki sevda değil sanki kor
Sır içinde sır gizli geçen yıllarımdan sor
Halimi gören güldü bense boynumu büktüm.

Gözyaşım katık oldu ekmeğime, aşıma
Gelmedik kalmadı ki benim dertli başıma
Ne zaman oldu desem engel çıktı işime
Eğmedim boynum yine elimle çivi söktüm.

Böyle de geçer imiş ömür denilen yıllar
Bana mekan yazılmış şu zalim gurbet iller
Yapraklarım dökülmüş kurumuş yeşil dallar
Yol göründü menzile hayattan zaten bıktım.

Nuri Baş

( Yol Göründü Menzile başlıklı yazı Nuri Baş tarafından 12.05.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu