Kalin hücreli
Sivri kuleli
Gönüllü gönülsüz kafesleyen tutsakliklarinda
Yukardan baktigi herseyi asagilik gören kücümseyici kibrin
Kahir beladan yüklü karanligin ve korkunun tapusunu alip satarak
Kornanin sesine refakatci izmaritine, lambalarin yanip sönen ritmiyle
Bicagin battigi
Jiletin kestigi
Usturanin cerrah ettigi kesikler agrisi gövdeye battikca acitan yarali yerlerden
Bosluga sarkan direksiyoncunun tekerlek izlerini asvalttan asvalta tasinarak
Karanligin görünür tarafindan rastgeleye yol ceviren kiskac
Müsteri kiligina girmis kalabaliklarin dolustugu soguklara zirzibil
Sicaklik versin diye tükenene dek izgara ve mum
Hic durmayan yagislar, firtinalar, kizginliklar insan gevsekligine sarkip sindigi
Daglar
Uzak ufuklar
Nufustan dökülüp düsen cehreler
Hayati pahasina  girdap dönen devranda
Yolu yürüyen yolcu
Yanilabilir uzaklasip giderek kör ve kilitli noktadan
Kilit döndügünde kirilabilir fireginin sürgüsü, kibrit yandiginda
Söndürebilir pusulasiz esen rüzgar, yagmur cogalabilir, buza kesebilir ayaz
Sümbül kayaliklarina ve daglara gitmeden dönebilir yankisi ireyhan ile nergisin
Yikilip devrilebilir celik comak, daldan düsebilir son yaprak
Ipten urgandan kopabilir salincak,  calmayabilir zemberegi susan cingirakli saat
Aylar yillar sürse de emek zahmetine deger anlamli ve güzel seylere
Neden nicelerden sonra
Karanligi didikleyip bozarak isigi arayan her kisi, aydinligin dünyasina cikacaktir
Topragi derinlerden kaziyan
Ekin ekin yesermis gövermis bostanlara
Ve basaklanmis buydaylara varacaktir, su fiskiracak caglayan kayaliklarindan
Agac yemislenecek, sevgi filizlenecek
Topragin bagrinda dogacaktir ask olup görünen diken ve cicek
Sarkan asmaliklardan bahcelere
Ve sarpalardan dönen yollardan insana,  hasretli gönüllere...
 
Seyfi Karaca…………Mayis / 24