Serencamdan Gülperi
Öyle ya…
Bazi garibe, bazi serencamdan gülperi
Bazi hüzün ile hüsrana yahut sevincindir dediler
Sobasi yansin yanmasin, bir tütün bir dumana damda gökyüzü
Yerde ucu kararmis kibrit..
Saklin sirrin söyler misin ne dediler güz salincaklari ,
Ayaz mahleleri ,
Bahar balkonlari ve yaz evleri..
Kusaktan kusaga kuponsuz cekilissiz sevilmelerim dedim
Ya firariden asiligin yahut kol saatindeki sabrin dediler
Ben dedim..
Cok oldu ortasinda iki uzun kavak
Bir kuyu
Bir minaresiz cami
Bir tozlu toprakli yol ve igdeli asmali baglarbahceler
Bektesin pinarinda bakrac dolduruyordu kizlar, su icerken serceler
Atlar yaylimlanirdi su deresinin cayir cimenliklerine dogru ve bir sari dag vardi
Ay dogar gün cavar meseliklerin yamacindaydi
Aynasini dünyaya bakarak güzellesen meskenler ve insanlar
Akideden boyali
Halkali sekerler gibiydi cirasina yandigimin ocagi bucagi
Devamini karanliklar ardindan gelen betondan baykuslar yoldu kopardi
Sonrasi duvarsiz damsizliga kelepceli pencerelerde
Ören viranlar elvedasi kaldi, yikik merdivenler ayazinda
Ve kuru dallar arasindan uguldayip esen
Karla karisik yagmur gözyaslarindan kanaviceler
 
Seyfi Karaca……….Temmuz / 2004
( Serencamdan Gülperi başlıklı yazı Yeldegirmeni tarafından 30.05.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu