Mehmet,
çocukluğundan gençlik yıllarına kadar hayıtını mescitlere, camilere giderek
ikame etti. Hafız, yeri geldiğinde de mahallesinin camisine imamdı. Ama vakit
geçti, şeytan kendisine bir yoldaş daha kazanma yolunda ilerlemeye başladı.
Mehmet artık ihtiyaç harici evden bile dışarı çıkmaz oldu.
Bir gün
alışveriş için bisikletle dışarı çıktı. Giderken cemaatten birini gördü. Ee,
selam vermek icap eder.
-Selamün
aleyküm.
-Aleyküm
selam. Pek görünmez oldun.
-öyle…
Mehmet eve
döndüğünde kafası karmakarışıktı. İçini bir korku sarmıştı. Aklından sürüyle
düşünceler geçiyordu. Kendisinin ne hale geldiğini, boş işlerden başka boş
işlere koştuğunu fark etti. Ağladı, ağladı. Ve gözyaşlarının saydamlığına
büründü.
Yazarın
Önceki Yazısı