- Ez kanaat hiç kes bi-can ne şod
Ez-harisi hiç kes sultan ne şod - (1)
Ben mi anlatamıyorum
Yoksa sen mi anlamıyorsun?
Yada ben arapça filan mı konuşuyorum
Hayır, o dili çok iyi konuşurumda, seninle konuşurken kullanmıyorum.
Sana şartlarımı söyledim
Sadece tek bir kadını, tek yüzle, tek kıyafetle
Tek duruşla sevmek istiyorum dedim
Kafana türban takıp gelmene bile sinir olurken
Sen, yüzüne sakal bıyık çizip, karşıma çıkıyorsun
Ne yapmaya çalışıyorsun?
Yapma şunu
Yapma
Yapma
Yapma
Yapma
İçimde kalan son sevgi kırıntılarını da yok ediyorsun.
Hadi sen söyle
Yüz maskeyle, yüz kılıkla, yüz kişilikle bana geliyorsun
Ve diyelim ki hepsiyle de bana aşıksın, seviyorsun
Ben de senin için deliriyorum, hanginizi muhatap alacağım?
Hanginize kur yapıp, aşkım deyip, sarılacağım?
Hani, benim adım, sanım, kariyerim, karizmam, ağırlığım var
Ben, ben gibi karşına çıkamam diyorsan
O dediklerin ben de yok mu? yada ben keriz miyim ki
Ezsinler, taşlasınlar, kırsınlar, döksünler
Hanımefendiye leke gelmesin iyi mi
Ben benim ulen benim, eğrim doğrum sevgim nefretim
Güzelliğim, çirkinliğim, herşeyimle ben benim
Adam gibi kendin olup geleceksen gel
Aslına eyvallah etmemişim, suretlerine mi edeceğim?
Arkadaşım
Sakın beni o'nunla karıştırma
Sen, yağız delikanlı olup karşıma çıkacaksın
Seni seviyorum güzelim, aşkım, bana gel diyeceksin
Ben de, tamam geliyorum, yakışıklı erkeğim mi diyeceğim?
Yaşadığımız onca rezillik yetmezmiş gibi
Bir de beni bu yaştan sonra, o biçim mi edeceksin?
Çok beklersin...
Sünger kafalı, ne oluyor biliyor musun?
Bazen senin sen olduğunu, günler sonra anlıyorum
Bazen de, hiç alakası olmayan birini, sen sanıyorum
Böyle mi seviyorsun beni, böyle mi aşıksın
Bu mudur, doğruluk, dürüstlük, samimiyet
Aşk, sevgi, güven, sadakat bu mudur? şaşıyorum.
Sürekli sınırlarda dolaşıyorsun
Ben, dur, yavaşla, sakin ol diyorum
Sen hız sınırını aşıyorsun
Aşağıda son kez söyleyeceğim
Sen sen olup karşıma çıkmadıkça
Ağlasan da, zırlasan da, yalvarsan da, aşkından ölsen de
Sana ve aşkına karşılık vermeyeceğim.
O şehir sana kesinlikle yasak, bir daha hiçbir şekilde! girmeyeceksin
O'nunla, hiçbir zaman, hiçbir yerde muhatap olmayacak, cevap vermeyeceksin
Geriye kalan iki şehirde, kendine birer kıyafet seçeceksin
Ve karşıma yalnız onlarla geleceksin
Yok suya yattı, yok çamura battı ben anlamam
Onlar dışındaki kimseyi, Nazım'ı kıskandıracak şiirler yazsa takmam.
Ve
Sevmek için, sevdiğin için yazacaksan yaz
Yine yanlış, çıkmaz, çıkılmaz yollara yollanma
Birilerinden intikam almak için beni sakın kullanma
Ve biliyorum, aşk'ta pazarlık olmaz
Aşık da, maşuk da, yaptırımla zorlanmaz
Ama yaralıyım, öfkeliyim, derdim çok, bunları boş laf sanma
O kadar çok şey yaşattın ki bana, sisli, puslu, sevimsiz
Gel sen benim yerimde ol da, kıllanıp, huylanma.
Şimdi tüm yazdıklarımı 3-5 sefer oku, iyice aklına ko
Bu modeller böyle canım, biraz deli, biraz asi, biraz inatçı, biraz da gıcık oluyo
Karadeniz erkeğiyiz, dediğimiz dedik, ne diyorsak o.
Ha yok, sen de, ben sıkıya gelemem, dinlemem, kafama göre takılırım diyorsan
Bundan sonrası ikimize de sivrisinek/saz
Al kağıdı kalemi eline, yüz'e bölün, ölüyorum, aşığım, sensizim, yanlızım diyerekten
Yaz babam yaz.
Sen bilirsin...
Gitmek de, kalmak da, sevmek de, nefret etmek de tercih meselesidir
Olur yada olmaz, tercihini yap, gerisini düşünme
Birkez olsun, o tanıdığım, sevdiğim, güvendiğim, inandığım, başıma taç yaptığım kadın ol
Şu çileli, yorgun yüzümü yine önüme düşürme.
- Rehro an nist gehi tond o gehi heste reved
Rehro anest ke aheste o peyveşte reved - (2)
1- Kanaatten hiç kimse ölmemiş/Hırsla da hiç kimse padişah olmamıştır.
2- Yolcu bazen çabuk, bazen yorgun giden değildir/Yolcu yavaş ama sürekli gidendir.
Her iki beyitte Hz.Mevlana'ya (K.S) aittir.