Online Üye
Online Ziyaretçi
Mebus karısı olmak, bir hayaldi eskiden…
Medeni durumları artık gayrı sormayın…
İneğin mutsuzluğu öküzdeki baskıdan…
İşleri hayra yorun, kendinizi yormayın…
Başbakanlık yok artık, baştır artık her bakan…
Meclis lokantasında fiyatlara aşığım…
Yaşasaydı ne derdi bu duruma Erbakan!
Vekiller yiyedursun vatandaş alışığım…
Siyasete selamlar tek dörtlükle geçelim…
Sansüre yakalanıp silinmesin şiirim…
Isırganı toplayıp çay yapıp da içelim…
Vatandaşı şımartma tasarruf et şairim…
Yastık altında altın, çoktan bozdurduk onu…
Yastığımın altında sadece bir mektup var…
Naaşta altın dişi, sökmek ilginç bir konu…
Aklımda kırk bir tilki, kırkında kırk kutup var…
Aslan gibiyiz oysa, kedi gibi yürekli…
Biri koyun gibiyse diğeri de koç gibi…
Hayvan benzetmeleri yakışıyor sürekli…
Dönmüş devran içinde yapamazsın takibi…
Bomba gibiyim diyen bir infilak ederse…
Patlamanın evveli durumunu belirtmiş…
Aşıklar bu duruma bir iştirak ederse…
Ya sevgi ya ihtiras bunları da delirtmiş…
Dünya tersine dönüp, doğsa güneş batıdan…
Para ağaçta bitip, yaşlı doğsa bebekler…
Çalışmak suç sayılıp, gelir aksa çatıdan…
Büyümesi bir övünç, erimesin göbekler…
Ya otur oturgacın yerle bir bütün olsun…
Ya kalk doğrul yerinden artık biraz kıyam et…
Bir çay olsun biraz da yanında tütün olsun…
Sen okurken şiiri koptu bir kaç kıyamet…
Sokakta insan değil gezmelidir köpekler…
Dolambaçlı mısralar Alp sen kadar çapraşık…
Dokuz doğurdu şiir, dokuzu da erkekler…
Beş dörtlük okumaya dördü yazmaya aşık…
28 Ağustos 2024,
Günün son saati, Amsterdam
Alp Aldatmaz