İkindi masalıydı,
Derin uyku öncesi,
Karalama defteri dip notları
Zaman ahir,
Önsöz yazılmadı ki ayrılığa
Can suyunu kurutmuş rüzgâr
Çoğul ekleri silerken ayak izini
Beden yorgun, karın yumuşak
Dil yapışkan
Düş/sem uzatmaz ki sevda elini
Rüyasız bir gecedeyim yine
Beklerken gelmeyişini,
Bekleme salonlarının yıkıntı kalıntısında
Döküldüm denize gecede
Tek başınalıkken şimdiler
Ellerini kovuşturuyordu zaman
Leyla bendedir derken Mecnun'lar
Bir sandalsa boğdu kendini,
Kıyıya çarparken gemi
Sarıldı martılar deniz analarına
Hıçkırdı iskele sanki
Kaçıştı ağaçlar dünü alıp sırtına
Dün değerken tenime
Göğe astı kendini
İpi kopmuş uçurtma
An da tanıktı
Kaçarken deniz karşı kıyıya,
Giyecek çamaşır getirdi parmaklığıma
Her şey düştü,
Bıraktım kendimi boşluğuna
Muhabbet de tedirgin bu günlerde
Küle uzak ateş
Maydanoz yiyoruz kokmasın diye,
Kuru meyveyken selelerde
Yüzünü siliyorum sevdanın her gece
Sabahı yerli yerinde
Devri daimdir bu sevdaya,
Bulmaca çözerken yarınlar
Kırıp dökmek var ya aslında
Çapraz asıp dünü boynuma
Göçebe evlerin düş ortağıydık biz,
Bir ara
Ödünç bir aşkın,
Kesilecek faturasında
Yapamıyorum işte
Hiçliğe erdim
Kabul görmüş yarının duasında
Yazmak isyan bu ara
An teselli
Taziye evlerinde susturulmuş çığlığa
suadiyenisanikibinyirmibeş
Demir Mutlugil
Yazarın
Önceki Yazısı