Ýklimimiz,

Haddinden fazla sýcak

Ve haddinden fazla kurak,

Bu hasret elbet bir gün son bulacak.

Emekle beklenen ekmeðe

Ulaþmak umuduyla dökülen kan ve ter içinde,

Kuruyan dereler, akarsular ve göller,

Çatlamýþ dudaklar,

Parçalanmýþ eller,

Her yere örülmüþ dikenli teller.

Bir biçimde,

Yaþamak için göç etmek,

Ve kýsa bir mola vermek için

Kuþ cennetinde beklemek

Tüm düþümüz bu olsa gerek.

Obez vücutlar içindeki hýnzýr kelebek,

Haylaz düþler,

Çirkin olmayan gülüþler,

Rutinimiz olan düþüþler,

Tüm bunlarýn hepsi gerçek.

Ýstenmeyen tüylerde hesapsýz ürperiþler,

Ömrü boyunca ötelenmiþler,

Görmezden gelinmiþ,

Sevilememiþler,

Dokunulmaya hasret direniþler,

Her defasýnda çiðnenmiþ ama yenilmemiþler,

Yenilememiþler,

Yenilenmiþler,

Ters istikamette seyreden yöneliþler,

Ýnsanca sevilmek istemiþler

Ama hep reddedilmiþler

Ve ardýndan bilcümle vazgeçmiþler.

-miþli geçmiþ zamanda yitirilmiþler,

Diyorlar.

Bizim gerçeðimiz böyle,

Bizim gerçeðimiz acý,

Bizim gerçeðimizin ortasýnda dev bir sancý,

Devasa bir kaya,

Aþýlamaz bir dað,

Yüreðimizin tam ortasýnda,

Diþlerimiz kilitlenmiþ,

Hepimiz ayakta,

Çýrpýnýyoruz batakta

Ve battýkça çýrpýnýyor

Ve çýrpýndýkça daha çok batýyoruz hayatta.

Yazgýmýz, kaderimiz, gerçeðimiz…