Bir başka atamızda ''Sakla samanı gelir zamanı, zamanı gelince alır atına yedirirsin.'' demiş. Yine itiraz edeceksiniz biliyorum. Hayır anlamadığım şu, neye niçin ne sebeple itiraz ediyorsunuz? Ortada itiraz edilecek bir durum yok ki. Çiftçilik yapıyorsan köyde de yaşıyorsan samanında varsa, tavuğun ineğin, atın da varsa, sakladığın samanı, zamanı gelince atına da yedireceksin illaki... Bundan daha normal bir durum var mı?
Bizde atadan bol ne var. İllaki geçmişte engin tecrübelerine de dayanarak bir şeyler söylemişler. Ne demiş mesela ''Ateş düştüğü yeri yakar yangın söndürücünüz de illaki hazır olsun. Üfürerek söndüremezsiniz yangınları.'' Kötü bir şey mi söylemiş atalarımız. Yangın çıkarsa bir yerde tedbirli olun kardeşim, diye yangın söndürücüyü de bulundurun diye uyarmış bizi... Hangi atamız yapmış, söylemiş ise var olsun.
Aslan atalarımız bizim var olsunlar neler neler söylemişler ''Ev alma komşu al ki oturduğun apartmanda boktan püsükten sebeplerle komşularla başın belaya girmesin.'' demiş bir başka atamızda... Ne de güzeldir bazı apartmanlarda insanların arasında ki komşuluk ilişkileri, kimi apartmanlarda da tam tersi bir durum vardır, sürekli kavga gürültü. Komşularınız iyi oldu mu orada huzur ve güven vardır, tersi durum ise hayatınızı cehenneme çevirir, Allah korusun. Komşu komşunun külüne muhtaç...
Atalar bunlar bunlarda söz biter mi... ''İki cambaz bir ipte oynamaz, bir cambaza bir ip yeter, ikisi oynamaya kalkarsa illaki biri düşer.'' Yani sirklerde cambaz dolu, hayatta da bir dolu cambaz gibi adamlar var bunlara çok dikkat etmek lazım. Cambazlık yapan adamlardan uzak durmak en akıllıca yapılacak iştir. Hele de iki cambaz varsa ortamda oradan hemen uzaklaşmak lazım diye atalarımız bizi uyarıyorlar sağ olsunlar...
Ata dediğin zaman elini vicdanına koyup şöyle bir beş on dakika düşüneceksin. Ne demişler yine bir bakalım ''Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar diye onuncu köyü aramayacak mıyız? Onuncu köyü bulduk illaki oradan da mı kovacaklar?'' Doğrulardan ve doğruluktan şaşmamak lazım. İllaki eğri oturup doğru da konuşulur eğri oturmadan da doğru konuşulur yeter ki doğruluk içimizde bir yerlerde olsun...
