Şimdi git sen…
Ayrılık takılmadan dilinin ucuna, git…

Hiçbir şey kalmasın ardında
Bir ben kalayım, bir de içimdeki dinmeyen fırtına.
Beni sürükler sadece, kapılırım arkanda bıraktığın rüzgârına.
Bu yüzden korkma sen, seni yıkmaz beni yaralayan,
Hiç acımadan, en derin yaralarıma tuz basan
Artık gitsen diyorum, kurtulsam yokluk yüklü varlığından
Hadi… Şimdi git sen, sensizlik korkusu kapıma dayanmadan.

Söyle hadi… Ne varsa söyle içinde…
Söylenmemiş hiçbir şey bırakma gidiş mahallinde.
Kalmasın diline acı çektiren tek bir kelime
Sürüklenirim sanma kapılıp karşı konulmaz çekimine.
Ben ardında kalacağım hadi konuş son kez benimle.
Artık susmasan diyorum, sessizliği eklemesen sensizliğime.
Hadi… Şimdi git sen, hıçkırıklarımı bozdurtmadan bu sessizliğe.

Bana dair hiçbir şey götürme yanında
Kaybolursun o acı dolu hatırlatmalarda.
Ve senle var olan tek bir şey bile bırakma bana.
Hatırlatma kendini, aldığım her yalnızlık soluğunda.
Acı verecek biliyorum muhtaç olduğum her nefes
Sinmek için her köşesine sunulacak bana betondan bir kafes
Artık gitsen diyorum, rahat bıraksan beni bu üşüten duvarların arasında
Hadi… Şimdi git sen, erteleyip de gidişini, daha fazla ardını soğutma.

Kokunu sakın bırakma ardında
Biliyorum yakacak genzimi içime çekebildiğim her solukta.
Ne vazgeçilmez bir tattır o, değdiği an ruhuma.
Tutacağım nefesimi senin gittiğin o terk ediş anında,
Anlayacağım
gözlerini göremeyeceğimi, dalıp giderken küçülen sırtına.
İşte o
zaman bir isyan çıkartacak, içimde her ne varsa.
Artık gitsen diyorum, izin versen içimde kitlenmiş çığlığa
Hadi… Şimdi git sen, çıldırtmadan yüreğimi daha fazla.

Şimdi git sen…
Ayrılık takılmadan dilinin ucuna, git…

O
kelime yer bulmasın dudaklarının arasında
Sıçrayıp da duyurmasın kendini azaptaki ruhuma
Artık gitmen gerek, bak alıştırdım kendimi
Alıp götürmen gerek, ben de bile yer etmiş benliğini
Hadi… Git artık, bırak bu şehri terk edişinin ardında
Daha fazla deşme yaralarımı, yeter kanatma
Bırak da beni yenik düşeyim sen yokken bağışıklığıma
Artık gitsen diyorum, toplasan ceplerinde hayal kırıklıklarımı
Hadi… Şimdi git sen, koparmadan kabuğa bağlanmış yaralarımı.

Şimdi git sen…
Ayrılık takılmadan dilinin ucuna, git…
Durma hadi… Şimdi git…

( Ayrılık Takılmadan Dilinin Ucuna başlıklı yazı derya-damla- tarafından 14.08.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu