Ararsın…


Düştüğünde

Sevindiğinde

Ayrıldığında

İsteyip de ayrılamadığında

En ateşli sevişmeler ardında

Belki bir ameliyat öncesi

Vefalıysan sıhhat sonrası

Leyla, Esra, Ahillen, Olga yaşadığın en güzel aşkların ardından

Ararsın O’nu tarifi nedir bilmeden

Çekilirsin tenhalara

Yalnız kalmak istersin

Düşünürsün

Düşünürsün kalbinde vuslatını bulamayan aşkının dengini

Sonra anlarsın aradığının İlahi Aşk olduğunu


Ararsın O’nu dağlarda, taşlarda

Bazen bir mürşide takılırsın

Bazen bir aşramda bir guru dan harita istersin

Ya da bir kilisedeki papazdan şifre dilersin

Eğer şanslıysan doğuştan açıktır gönül kapıların

Diz çökersin ilahi aşkın kapısında

Bu kapılara kalbinden gidildiğini anlamışsındır artık

Başlamıştır şimdi en kutsal yürüyüş

Başlamıştır dıştan içe hicret

Her adımda gözlerinden billur zerreler dökülür

Ki bu zerreler seni yakar ve yıkar

Yandıkça daha çok ağlarsın

Ağladıkça daha çok yanarsın

İşte o yangınla artık her şey bahara bürünür

O bahar sırasında süzülürsün başka iklimlere

Kutsal yürüyüşün

Had safhasındasındır artık

Mükafatını alırsın

Simlerle işlenmiş gri, kurşuni bir boşluğa ulaşırsın

O boşlukta sen de boşluk olur, boşluğa katılırsın

İşte boşluk senin İlahi aşkla dolduğun andır

O an için patlayacak kadar dolar

Bağırmak istersin

İçin tir tir titrer

Sonra inersin o alemden

Çıktığın kalbine doğru

Yorgunsundur

Ağlamaklı

En büyük vuslata kavuşmanın

Ferahlığı vardır tüm zerrelerinde

Artık başkasındır

İlahi aşk

Sendeki asıl seni çıkarmıştır

O an anlarsın o İlahi’den

Bir zerre olduğunu

O zaman anlarsın

Sana yakışanın ne olduğunu

Farklı davranırsın

Farklı yaşarsın

Anlarsın önceki ibadetlerin ilahi aşkın yokluğundaki kuruluğunu

Zaten o aşktan sonra her halin bir ibadete dönüşür

Seversin herkesi, kucaklarsın

Din, dil, ırk gözetmeden

Koşulsuz

Sahip olduğun o gözlerle her şeye memnuniyetle bakarsın

Her gördüğün nesnede Yaratıcıyı da görürsün

Sevgin güneş gibi yansır her şeye

Görebilenlerin sevgilisisindir aynı zamanda

Her adımın güzelliğe meyillidir artık

Kötü olana kızmaz, ancak üzülürsün

Başına gelen belalara fırsat dersin

Hiçbir şeye üzülmezsin çokça

Sevinçlerinde aynı ayardır

Şaşırırsın şimdilerde

Geçmişte

Düşmüşken yiyecek ve şehvete

Şimdilerde bunu istemediğine

Korkmazsın ölümden de

Giydin mi bir kere İlahi aşkın zırhını

Rumi’nin Şeb-i aruzu gibi beklersin

Beklersin ölümü.



( Ararsın başlıklı yazı MustafaSakarya tarafından 28.01.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu