Esasen ufacık ilgiye meyildi aşk
Biz kırıntılarıyla beslendirdik,
Minnacıklarından tadardık şevki
Gönül doymasını bilseydi, aşka alâkadar kalamazdık.
Meşk uğruna kendimizde durmamalıydık,
Düşmeliydik sılası neresiyse oraya..
Yârin gönül bağından bir salkım şerbet içmeliydik
Zülüm olsa bile üzümüne uzanmalıydık
Can evimizde kutsanırdı seviler
Biz, bizliğe varıncaya kadar gurbetler eritmeliydik
Küçük küçük sev beni ey yâr!
Meftunluğun azametine yürek dayanmaz
Gönül konağının kurnalarından,
Paslı bir tasta dahi olsa bir günbalı bahşet
“Ben”den geçip “sen”liğe sema etsin elim eteğim
Zevk ile ey can... Zevk ile amadeyim..
Seviver öyle doyurmadan, milim milim seviver
Kaşık kadar dudaklarından minicik gülüş ver
Gamzelerini kana kana içmekte vardı ya hani,
Uzun ömrümü neyle donatacağım tadına hasret kalmaz isem..
Buyur ediver şöyle öpülesi çenenin yan kıyısına
Vallahi dokunmam, seyrine dalacağım azıcığından.
İki kelimecik ikram et, yeter can şenlendirmeye
Yorma tatlı dilini, lehçeni duysam kâfi
Sen ki; yürek köşkümün neşe bülbülü
Geceler siyaha döner karartma gözlerini,
Kirpiklerinden ay ışığı efsaneli masallara dalacağım..
Ah mine-l aşk
Şad oldum avuçlarında, şahlığa erdim
Güleç siman mabedimdir ey can
Alnında minimum yer aç,
Huzur secdesine varacağım billahi
Keyif ile sevgili… keyif ile…
Şimdi biraz sükûnet lütfeyle ey yârim
Taptığım devasa aşkın, ufacık ilgisine nail oldum diyerek