Online Üye
Online Ziyaretçi
HÜSNÜZAN
Ne bir söz ne de iz, kalmadı bir şey
Kayboldun ufukta, kızıl tan kaldı
Hüzzamdan çalarken, o efsunlu ney
Ruhum senle gitti, bana can kaldı
Tek mutlu bakışı, gözümden çaldın
Çözülmez sır olup, ummana daldın
Bir gülüş kalmıştı, onu da aldın
Damarımda gezen, sarhoş kan kaldı
Şu mutlu selamı, ele versen de
Bent tutmaz gözümü, sele versen de
Kıtalar aşırıp, Nil’e versen de
Sitemkârım sanma, hüsnüzan kaldı
İklimler ötede, bilinmez yurdun
Sana ram gölgemi, alnından vurdun
Süzülüp giderken, şöyle bir durdun
Hüzünkâr gözümde, bir o an kaldı
Muhammed Mehmet GÜL