Davacıyım hâkim bey
Kalbimi çaldılar ansızın
Hırpaladılar, yordular, oynadılar pervasızca
Görmezden geldiler içindekiler
Benim öyle bir kalbim vardı ki hakim bey
Bir tarafı iki dudak arası kadar dardı
Bir tarafına ise dünyalar sığardı
Dar olan tarafa gönül kapısı derdim
Açmazdım öyle her gelip geçene
Gerçi pek de geçen olmazdı ya önünden
Ama bir gün nasıl olduysa açılıverdi aninden
Güneş doğmuştu sanki tozdan görünmeyen gönüle
Öyle bir güneşti ki saniyesi yeterdi bir ömüre
Sonra bir gün o güneş söndü hâkim bey
Aniden karardı gönül
Kapandı kapısı vuruldu kilidi
Söyle be hâkim bey bu ne biçim sevda idi
Davacıyım hâkim bey
Yüzlerce insan koydum kalbimin içine yüzlerce suret
Sonra baktım hepsine uzaktan bir bir
Kimi nasıl aldatırım diyordu
Kiminde vardı kibir
Davacıyım hakim bey
Bu hayattan da davacıyım
Olmadık şeyler çıkarıyor her gün önüme
Suçlu ilan ediyor beni hayâsızca yaşamadım diye
Ve cezasını veriyor sevdiklerimi bir bir alarak
Yaşamak ne zor imiş hâkim bey şereflice kalarak
Biliyorum şimdi sen de suçlayacaksın beni
Diyeceksin sen misin bu geminin doğruluk dümeni
Yok be hâkim bey ayak uyduramadık işte hayat denen meluna
Kul olmayı yediremedik bir Allah’ın kuluna
Hep bu yüzden yazarım
Her gün sitem ederim
Kır kalemi hâkim bey cezam neyse çekerim
Yazarın
Önceki Yazısı