Ne kadar sabredersen o kadar umut ediyorsun
Bir o kadarda inanıyorsun önündeki şeylere
Zaman aracı oluyor sadece aldandıklarını görmene
Sevdam oluyor seviniyorsun soluksuzca
Hasretlere sürüyorsun yüzünü bir köşede
Gözlerinden akanlar yaş değil inandıkların
İnandıkların aldandıklarına dönüşüyor
Bu sokakta oynayan çocuk sendin
Değişiyorsun!
…
Üzüntülerinin ölçüsü zamanla boyunu aşıyor
Artık eriyen şekerlerin için ağlamıyorsun
Ya bir cenazede buluyorsun kendini
Ya da yalnız bir odanın içinde kalıyorsun
Rakın bardakta durmuyor içiyorsun
Sigaran elini yakmasın diye mi içine çekiyorsun
Sen kendini tüketiyorsun
Artık gazozun dibine vuran o çocuk yok
Sen kendinle geleceğine dönüşüyorsun
…
Emirler alıyorsun etrafından, yapman gerekenler var
Sorgulamaya gücün kalmamış haldesin
İtaatkâr sözler söylüyorsun sana buyuranlara
Çok geçmez aradan köleliğin hakları diye haykırırsın
Öyle nisanın çocuk neşesi yoktur artık gözünde
Sen artık mayıs aylarında iteleniyorsun
…
Yalnız değilsin artık düşünmen gerekenler var
Bir oğlun ya da kızın beklide ikisi birden
Evde ocağı tüten bir de karın var
Sen artık düşüncelerinden çok uzaktasın
Seni yarına taşıyan başkalarına taşıdığın hayaller
Annenin geç oldu diye bağıran sesi yok artık
Baban nasihatsiz konuşuyor seninle
Sen artık büyüdün anla nesiller büyütüyorsun