Mor menekşem,
Ömrün çırpınan okyanusunda,
içime düşen sessiz damlası,
toprağımın hastalıksız tohumuydun
ne zaman gülümsesem,
gül gibi düşerdin sevmelerime
şimdi görünmüyorsun
bir bulut geçiyor gözlerimden ;en vurgunundan…
dönmeyişinin altında boğuluyor sevdam
kum döküyorum çığlıklara
konuşmuyor uykular nefessiz inleyişlerde
Sensiz dil tutulmalarında özlem Sana…
göz yaşlarından son cemreleri de vuruyor haşin kış ayazı
solgun yüreğimde büyüyor mâtem
ısınmaya hasret gecelerde,
sevmez gene de bir başkasını bu yürek
artık tüllenmez şafakta altın güneşler
ve gamlı hazanın seherinde ötmez bülbüller gülizârda
tükenir yaprağında gözyaşları
tir tir titrer Temmuz kendi sıcağında
vurgun yer ,sevdalı ,ateşe düşen kelebek misâli
yetmez ki bunca çekilen meftûn yüreğinin nârına
şimdi billûr şebnemler süzülür yanaklardan
çırpınır aklının zâyiliğinde beden
güneşler dökülür saman yollarımdan
ve
karanlığın sırtında karanfillerim ağlar
peki,git
gölgeler arasında gizlen
çilenin son vagonunda…