1 Yeni Bir Müdür Bekleniyormuş?

 

Hey dostlar hey kimler geldi kimler geçti ya arkalarında bıraktılar bir hoş seda ya da beddua ile dolu bir nida.
Değerli dostlarım sınama amacıyla şu geçici dünyaya gönderilen beni adem, bin bir yöntemle imtihan ediliyor. Fakirlik ,zenginlik, sıhhat ve hastalık hizmetli ve müdür er ile paşa .... Bu haller imtihan tarzlarından bir kaçıdır. Her konumda da imtihanı nasıl başaracağımızı yüce İslam dini usul ve erkanıyla ayan beyan ifade etmiştir.
Günümüzün en belalı imtihanı işgal ettiğimiz makamın hakkını verip vermemektir. Devletin ali makamlarını işgal eden kimselerin sorumluluğu ağırdır, ne kadar çalışsalar da yine yeterli gelmez, belki dua, tövbe ive stiğfarla ancak kurtarabilirler bu makamın vebalından.
Malumunuz bu bölge uzun süre sıkı yönetimle, olağanüstü hal ile idare edildi.Öyle yada böyle çoğumuz o hayatın çemberinden geçtik, geçmişi anarak kendimizi harap etmenin bir gereği de yoktur. Ancak acı olan, normal yönetim sürecinde de hem bölgemiz hem de şehrimiz standartları düşük bir yönetim tarzıyla idare edildi,ediliyor.Diyarbakır’a bir devlet adamı geldi Diyarbakır insanına kucak açtı Rahmetli Gaffar Okan onun da hangi zinde güçler tarafından öldürüldüğü bilmeyen yoktur.
Halbuki ,bir bölge yada bir şehir sıra dışı bir yönetime maruz kalmışsa, tıpkı sağlık durumu ciddi olan bir hastanın yoğun bakıma alındığı gibi en başarılı yöneticileri buralara gönderip yaralarını sarmak lazım. Devlet millet arasında kaybolan güveni tekrar tesis edip vatandaşın yüzünü güldürmek lazım.Başta valilik olmak üzere bütün il müdürlükleri yakın ve uzak stratejilerini buna göre hazırlayıp ona göre eylem planlarını uygulamak gerekir.
Devletin kurumdan en önemlisi tabi ki milli eğitim müdürlüğüdür.Çünkü bir topluma talim terbiye veren kurum budur, gelecek bunun üzerine inşa edilir.Bakalım yeni Milli Eğitim müdürümüz Diyarbakır için nasıl bir hizmet verecek ,efendim herkes bilsin ki Diyarbakır gibi illerde Devleti kağıt üzerinde yürüterek bir artı değer elde edilmez.Diyeceksini ki Diyarbakır eğitimi için neler yapılabilir hemen bir kaçını sıralayalım.
1-Diyarbakır’da Milli eğitim bakamlığına bağlı hizmet içi eğitim enstitüsü yapılabilir. Diyarbakırın tanıtım ve ekonomisine katkısının yanı sıra Diyarbakır’daki öğretmenlerin Hizmet içi eğitimden geçmesi için bir imkan doğar öğretmenlerimiz bir çok açıdan seminerlerden geçmelidirler, yoksa bu vurdum duymazlıkla bu öğretmenlik tarzıyla kayda değer bir başarı elde edilemez.
2-Milli Eğitim Bünyesinde İlköğretimi ve orta öğretimi farklı şube müdürlerine vermek lazım; her iki şube müdürlüğüne de alanının her kademesinde çalışmış öğretmenlik ve idarecilik yapmış eğitimcilere vermek lazım. İlköğretim genel müdürlüğü orta öğretim genel müdürlüğü Bakanlık düzeyinde farklı birimler olduğu halde yerel düzeyde neden aynı şube müdürüne bağlansın.Bu eğitim öğretime değer vermeme anlamına gelir.ki Milli eğitimin kalbi eğitim öğretim şubesidir ya da asıl varlık nedenidir.Öyle ki ilçelerde bile ilköğretim ve ortaöğretim farklı Şube müdürlerine verilir.
3-Eğitim öğretimi daima gündemde tutmak için her fırsat değerlendirilmelidir.İlköğretim haftası televizyon programlarıyla bilboortlarla canlandırılmalı vatandaşın dikkatini talim terbiyeye çekilmelidir.Her dönem en az bir kere velilere hitaben "haydi veliler okula " sloganıyla velinin dikkati okula çevrilmelidir.
4-Okul müdürünün üstündeki milli eğitim kademesi sahaya sıkıntı vermemeli, daima moral ve motivasyon üretmeli ;varsa okul müdüründen kendini üstün gören ya da öğretmeni odasında ayakta tutan bir şube müdürü ya da milli eğitim müdür yardımcısı uyarılmalı, tekrarında görevden alınmalıdır.
Eğitim öğretim okulda olur, okulun başrol oyuncusu okul müdürüdür ve cefakar öğretmenlerdir.
Ayrıca öğretmenlik vasfını kaybetmiş öğretmenler varsa muhakkak bir yol bularak onları da milli eğitim camiasında ya farklı kademelerde değerlendirmeli yada emekliliğe ikna etmeliyiz. hiç olmazsa kurum değiştirmeye razı etmeliyiz başarısız öğretmenin yarım yamal yetiştirdiği öğrevci geleceğin baş belasıdır, maalesef.
Geçende bir şube müdürü bir okula gitmiş bakmış ki bir bayan öğretmen örtülü hemen havasını atmış "ne diye başörtüyle derse giriyorsunuz" öğretmen demiş ki müdüre hanım benim dersim bitti. İşte milli eğitimin moral bozan bir idarecisi, yahu arkadaş birileri bir yerlere görevlendirilince neden artık oraya yapışıp kalıyor, başka adamınız yok mu? öğretmene hava atan bir idareciden keramet çıkmaz, bize öğretmenin işini kolaylaştıran idareci lazım.
5-Bütün okullarımızda halk eğitim desteğiyle son sınıflara akşam etüdü imkanı vermek lazım bu hem ilköğretimde hem ortaöğretimde gerekli ve elzemdir.Öğrencilerin başında öğretmenin durması lazım kalabalık aile ortamı öğrencilerimizin rahat ders çalışmalarına fırsat vermiyor. Bu etüt çalışmalarını yaparken çalışkan, istekli ve başarılı öğretmenler seçerek yapmalıyız. Bu vesileyle 300- 500 öğrencimizi daha kayda değer üniversitelere gönderdiğimiz zaman başarılı oluruz, kendimizi bahtiyar hissetmeye hakkımız olur
6-Sınıf rehber öğretmenliği konusunda ciddi bir seminer verdirerek; sadece sertifika alan öğretmenlere sınıf rehber öğretmenliğini vermemiz lazım çünkü bu çalışma maalesef yapılmıyor yapılamıyor Sınıf öğretmeni hep kağıtlarla uğraşıyor birebir öğrencilerini tanımıyor, velisiyle irtibatı kopuk, gel de böyle bir sınıf rehber öğretmeninden verim al,alabilirsen.
Fi tarihte ben okul müdürüydüm tüm öğretmenlere "okul sağlığı" adı altında bir seminer veriliyordu.Sıra benim okuluma geldi hem havaların soğuk olması hem okulumuz varoş kesimde olmasından dolayı, gece öğretmeni okula çağırtmak içimden gelmedi bir az da öğretmenime değer verme adına Prestij otelin toplantı salonunu ayarladım seminerist arkadaş 12 saat semineri birinci akşam iki saat, ikinci akşam bir saat bir şeyler anlattıktan sonra, "arkadaşları fazla yormayalım" diyerek ,semineri bitirdi .Bunu yaşadığım için yukarıda ciddi seminer kavramını kullandım, yoksa göz boyama olarak burada yapılmayan bir şey yok, kağıt üzerinde işler tamam.
7-Bakanlığım Eğitim ortamında şiddetle mücadele eylem planına göre 2006-2011 yılları arasında bütün idarecilere, öğretmenlere, rehber öğretmenlerine ve velilere belli konularda bilgilendirme seminerleri verilmeliyken bir yıl benim de içinde bulunduğum bu komisyon çalıştı ve ondan sonra lağvedildi, çalışmalarımızın önü kesildi engel olan ilgili şube müdürü hala görevin başındadır. Neye hizmet ediyor bilemiyorum bu devlet bu tür kimselerin yüzünden bir çok açıdan verimsiz bir görüntü veriyor.
Bakanlık ne diye bakanlık içi görevlendirmelerine 6 ayda bir görevlendirmeyi yenileme mecburiyetini getirdi ? görevinin hakkını vermeyenler devre dışı bırakılsın diye, peki söyleyin bakayım politik nedenler dışında siz hiç görevlendirilmesi yenilenmeyen şube müdürü duydunuz mu?
8-Bütün Liselerde öğrencilere hitaben bir konuşma yapıp öğrencilere moral ve motivasyon kazandırarak eğitim öğretime katkı verebilirsiniz.
9-Öğretmen sendikalarıyla mutat değerlendirme toplantıları yapabilirsiniz Diyarbakır’da 7-8 bin öğretmen sendikalıdır bazı yararlı kararların arkasında durmaları eğitim öğretime katkı yapar.
10-Öğretmenlerin ya da velilerin kayda değer bir şikayeti olmadıkça Oklu Müdürleriyle uğraşıp verimini düşürmemek lazım.
11-Yüz kızartıcı bir sorun olmadıkça kolay kolay idareciye öğretmenlere soruşturma izni verilmemeli. Artık soruşturma deyince dedikodu akla geliyor dedikoduyla eş değer hale gelmiş.
12-Haftanın bir yarım günü sadece okul müdürlerini kabul etmeli Milli Eğitim Müdürü, velev ki Müdürlüğe çay keyfi için de gelseler.
13-Okul zümre başkanlarının dünya ölçülerinde nasıl çalıştıklarına dair bilgilendirme çalışmalarını yapılabilir.
Efendim Diyarbakır’ın bir çok açıdan eksiği var ancak hakikat şu ki okulları var öğretmenleri var öğrencileri var eğer akademik başarı açısından 70. sıralarda dolaşıyorsak bunun asıl kaynağı Milli eğitimdeki yönetim aksaklığıdır, başka bir lamı cimi yok.
Bundan önceki Milli Eğitim Müdürüne "ben milli eğitim müdürü olsaydım ne yapardım adıyla 5 bölümden oluşan bir dosya verdim, bir gün de çağırıp deseydi ki "eğitimci arkadaş bunu ne diye bana verdiniz? Bir derdin mi var?"
Umarım arkasında bir hoş seda bırakacak derecede Diyarbakır’ın eğitim öğretimine katkısı olur.
Her duyarlı vatandaşı Diyarbakır eğitim öğretimine katkı yapmaya davet ediyorum.Gelin gençliğimize sahip çıkalım yarın takatten düştüğümüzde bize tekme atmasınlar, beddua etmesinler.
Hayırlı olsun dileklerimle kolay gelsin diyorum yeni müdürmüze.
( Yeni Bir Müdür Bekleniyormuş? başlıklı yazı Eyüphan KAYA tarafından 24.10.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.