Bir hüzün yangını asıp gözlerine
bakma sakın ayrılık enkazı yüzüme.
Yoksa gözlerim kendini gözlerinden
aşağı atabilir.Belki üzerine bıçak yatırırsın diye
gidişinin yadigarı yaraların kefenine.
Bakma sakın(!)
Bakarsan,dudaklarım boynunda yanan şehveti
gül mahkumu kokulara asabilir.
-ki memnun bile olabilir.
Üstelik yatırılabilir aleni bakışların
eşgalini saklayan kızılın kana susamış menziline.
Ey güllere hükmeden,ölüm bile yaşamaktan gebe;
yani pek de piç sayılmaz gözlerimin
sana varan intiharı.
Ve sen de pek masum sayılmazsın
böyle uçurumken gözlerinin libası.
Etimdeki buzuldan çaldığım kokunun
fularına dolanan fani arzulara imrenmesi doğaldı.
ama,
hatırlar mısın bilmiyorum nefesimdeki baki yalnızlığı.
Bırakıyorum nefesimi,
nefsini titremek almış sevişmelerin hatıraları
döndürmesin diye dudaklarımın sensiz nevrini.
-biliyorsun, dişlerin keserdi öptüğünde etimi(!)
Sen hiç bilmiyordun öldürmeden öpmeyi.
Muhkem bir sancının doruklarından kaçıp, ellerine
sığınan merhameti parmaklarına alıp, dokunma sakın
zulasına ölmek saklamış mülteci hüznüme.
Yoksa bedenin kendini ellerimden
aşağı itebilir.-bu hoşuna bile gidebilir.
Belki üzerine sevmek basarsın diye
kadın kalabalığı yüreğimin yetim hislerine.
Dokunma sakın(!)
Dokunursan,bedenimi hapseden titremek
kendini kerhen ateşe verebilir.
Üstelik söndürülemez yanıklarım ,
cehennem sevişmelerinin gül yoksunu infaz mevsiminde.
2011 ekim / kütahya
(
Güllere Hükmeden 4 başlıklı yazı
Emre Yılmaz tarafından
29.10.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.