Şimdi bir rakı olsa, acılardan damıtılmış

Susuz...

Özlemim gibi.

 

Bir de ayaz olsa, iliklerden geçmiş

Katıksız.

Kalbim gibi.

 

Bir rüzgar esse şimdi, tüm yükünü savurmuş

Çıplak...

Ruhum gibi.

 

Bir de dalgalar vursa kayalıklara

Hoyrat...

Sözlerim gibi.

 

Bir de, koca bir bulut olsa

Bu manzaraya seyri çaresiz.

 

Aslında bir sen olsan, dağların yutamadığı keşkelerinle

Sen olsan, tufanların alamadığı hüznünle.

 

Aslında sen olsan, buzların sıcak kaldığı belkilerinle

Sen olsan, denizlerin dolduramadığı gözlerinle.

 

Sen olsan.

Ağlasak, gülsek

Arada hiddetlenip ufka sövsek.

Sonra bir yağmur yağsa, susun dercesine,

Bir uçurumun tepesinde yalın ayak ıslansak.

Tüm ruhumuzu döksek kayalıklardan.

Üzerimizdeki tüm söylenmişliklerin ağırlığını alsa rüzgar!

Geceye günaydın derken üşüsek.

 

Suni aşk iklimlerine inat

Tüm mevsimleri kış yapıp yaksak kalplerimizi.

Belki bu kadar viran kalmazdı bu şehir.

( İnat başlıklı yazı lss tarafından 3.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu