Bir ağustos ayı, hasat zamanı,
Ekinler boy verirken,
Dökmeye yüz tutmuş daneler biçilirken,
Harman yerini atlar sürerken,
Altın sarısı başaklar harmanlanırken,
Şerbet olmuş üzümler kızarırken,
Ben geldim sana, Anadolu'mun kıraç köyü,
Ben bu toprakta doğdum,
Bu toprağın çocuğuyum,
Ben bir garip Geyceğin, bir garip oğluyum,
Seni anlatmaya dilim yetmez,
Sabah ayazında çıktım harman yerine,
Sağımda Burnaağıl, solumda Budak,
Karşımda nazlanır sazlarıyla Akgöl,
Uzaktan geçer Seyfe'min flamingoları,
Boynumda beşibirlik gibisin Kızıldağ,
Ey Erenler bu bizim dergâhımız,
Kırlangıç Dağın tepesinde Geyikli Baba,
Adımı sorarsan ben Geyceğin oğluyum,
Karacakurt Aşiretinin çocuğuyum,
Buradan meltem esince,
Burcu burcu kokar Kırlangıç'ın kekikleri,
Toroslardan inince eser portakal çiçekleri,
Unutur muyum senin sarı, beyaz, mor çiğdemlerini,
Dillere destandır Antalya'nın mor üzümü,
Doyamadım sana bağımızın kıraç üzümü,
Sözüm ona toprak çeker, Antalya'm sen başkasın,
Toprağın ile bellenmişim, hasret ateşin ile yanmışım,
Ben Kırşehir'in Mucur İlçesi Geycek Köyünün çocuğuyum,
Buralarda "mormenekşem"derler bana, Antalya'nın oğluyum,
VUSLAT-I MOR
13.08.2010 – 18:05