Yüreğinden, yüreklerinizden çaldığım birkaç sözcükle yeni bir çatı yaptım kendime, İlgisizlikten biraz akıtıyor ama olsun, Ben yine de oturdum tutkularıma bağdaş kurup, Elimde hayal taneleri, sayıyorum yıldızlar kaybolana dek.
Ama biliyorum bu duvarlar hüzün geçiriyor, O yüzden üstümde kalınca bir umut, Şöyle dalga dalga, yavrusunu arayan nehirler gibi…
Sahi ne kadardı bize tahakkuk edilen duygu miktarı, Ne kadardı geçmişimizde silemediğimiz gölgelerin sayısı, Ve o gölgelerin hiç cevaplayamadığımız bilmeceleri…
Avuç içlerinize bakın, ben o ufuk çizgisine varamadan nefessiz kalan çizgiyim işte, Biliyorum çok eskiden bana bir kısmet vardı kırk düş boyu, Siz de görüyorsanız eğer, parmak izlerimiz uyuşmuyor artık bu kaderine terk edilmiş öyküde.
İşte ben o çatının altında, Ama bazen o çatı benim üstümde, Kapıdan kovsanız bacamın yolunu bulamıyorum, Anlayacağın, yapışmışım bir kere masum bir örümceğin ağlarına, Yanılgılarıyla toprakta yönünü arayan bir köstebek gibi…
Bu kokularınıza kaçıncı cümlem, özneleri ayrı, Bu kaçıncı çivi , ruhumdan söküp de çaktığım bakışlarına, Ama yine hepiniz ayrısınız ve aynısınız işte , Hayallerinizdeki benlerden ayırabiliyorum sadece, Ve sizden aşırdığım sözcüklerle, Ve biliyorsunuz çatılar çatılar işte, Gerçeğin değemediği düş ormanlarımda…
( Çatılar başlıklı yazı marcel tarafından 27.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.