Sıradışı olmak aslında,sıradan olmayı sevmekti..Kendi halince dokurken kırmızı karanfilleri,aşkı anlatış şekliyle ölümsüzleştiğini bilmekti..
ü.seyhan
Rüzgar uçururken küpürlü beyaz perdeleri
Dokundu sadece biraz saçlarına
Birden ürperdi teni.
Nedense ışığı alır hep arkasına
Dokurdu gergefine
Kan damlasıyla, kırmızı karanfilleri.
Yan tarafında ahşap bir masa,
Eskimiş üstünün dantel örtüsü.
Birde çıkınca radyoda en sevdiği türkü,
Bir bulut inerdi yanı başına,
Bir yanı kara kurşun ,
Bir yanı mavimsi tütsü..
Hayat belki şu andı,
Küçük bir çekirdeğe sıkıştırılmış zamandı.
Takardı usulca iğnesine ipliği,
Sabırla açtırırdı yeşil yaprakların arasından,
Tomurcuk kırmızı karanfilleri.
Bir çocuk düşerdi bir an içinde.
Kanardı dizleriyle avuç içleri.
Damlardı kan beyaz patiskaya,
Hemen örerdi üstünü.
Bir nefes sinerdi nefesinden,
Sanki karanfiller canlıymış gibi..
Bir dokunuş ki neşesinde matem gizli,
Dile gelmeyen bir ümit bu
Renklere vermiş vekaleti.
Aşk yoksa kırmızı karanfilmiydi ?
Ya kan damlaları serpiltilmiş her yana
Peki bunun lügatında aşkın
Anlamı neydi..?
Ü.Seyhan