yangın yerinden çıkarıp bir bilinmeze götüreceğim seni tut elimi yusuf korkma
kalü beladan beri yanıyor bu yangı o zamanlardan kalma sevdayla sevdalanıp yüreğine dokunamadığım gibi kanım da bulaşmaz ellerine
gittin ya yusuf hoşçakal demeden bir piç kıskançlığı doğurdum avaz avaz bağırırken ardından sarışındı bütün züleyhalar ve züleyhaydı bütün sarışınlar hepsi yanında arzı endam ediyordu
ve hepsi ellerinde tırpanlar insanlığımı hasat ettiler yıllarca
dişiliğimi harmanlayıp fahişe tezgahlarda ihanete pazar ettim inadına yusuf inadına
ne garip yusuf yüzün gelmiyor artık gözümün önüne öyle olur olmaz anlarda uzanıp okşamak da geçmiyor içimden ama hâlâ ağlıyor gözlerim aklıma gelince sen yok yok ben değilim ağlayan vallahi gözlerim
bir büyük kıyamet var bilirsin yusuf birde herkesin küçük kıyameti biri ölüm ki allahın emri biri de gidişin
o kimin emriydi yusuf gökyüzüm yarılıp yıldızlarım döküldü içime dağlar devrildi ruhuma enkazda bir sen dirildin daha güzel,daha canlı ben tekrar tekrar ölürken
masallardan kalma bir aşk yaşadım senin hiç yakışmadığın şimdi tam zamanı kaf dağının eteklerine bırakacağım seni ve terkedeceğim bu ağır masalı
zümrüdü anka kuşlarını sorma bana onlar sevmeyi bilen erkekleri aldılar kanatlarına sevilmeye doymayan kadınlarıyla uçuyorlar ve ölüyorlar
bense sinkafları söküp dilimden aç kalktığım sofraların duasını yapıyorum amin bile deme yusuf,amin bile deme istemiyorum
( Ağır Masal başlıklı yazı frezya... tarafından 20.12.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.