Gözlerimin kimsesiz kalabalığı
senin çocuksu yalnızlığında avutuluyor.
Ben, bakışlarıma bıraktığın o kutsal refakati
tanımadığım her kadında özlüyorum-
her kimsesizliğime düştüğünde sen
hafif yaralı bir ses oluyor yüzün
bu gaip ıstırabı delip geçen.
Senin sesinde ağır yaralanıyor hüzün
                ve
sessizliğini tanıdığım kadınlardan 
kurtaramıyorum.
Gözlerimin ıslak yalnızlığı
senin yokluğunun kalabalığında unutuluyor.


Dalgalı bir denizi karasal iklim yağmurlarıyla
duyumsuyorum. -Nasıl da her yanı seni söylüyor.-
Şehrim, şehrin, şehrimize kirli seslerle geliyor şafak
kızıl huzmeler dokunulmamış temiz gelmeli ki
duyduğum bütün güzellikler yitik bir kusur olsun
bir kusursuzluk çizsin diye güneş akşama parçalanarak .
Dudaklarım tuz içiyor, gözlerim yosun - yoksun -
Dalgalı bir denizi temmuz sıcaklarıya eritiyorum
tüm yağmur iklimlerine nispet yaparak.
Azalınca sana benziyor eli rüzgarın
dalgalar öpüşürken sana benziyor- olsun
güneş susunca geceye sus/uyorum ,
mekruh bir kürdili hicazkara takılıyor usum.
Bu şarkı böyle vahim bitmemeli
Sevgili, bana dudaklarından bir güfte sun ,
öyle bir güfte olmalı ki -
hiç öpülmemiş olsun. -



emre yılmaz
aralık 2011

meraklısına : Vedat Keleş'in diline öykünerek biraz.
( Ahde Vefa başlıklı yazı Emre Yılmaz tarafından 4.01.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu