yorgunu yokuşa sürmeden
düşün
çıdam mı demeli sabır mı
dersin
yorganı tokuca vurmadan
düşün
koca kulaklı mı yabır mı
dersin
gözlerimde baktın ahir
çekerek
özlerimde yaktın kahir
çekerek
sözlerimde aktın sabır
çekerek
mis koku demeli abir mi dersin
üç günlük sığmadı dahası
nedir
derdini yığmadı hep
bilmektedir
yükseldin göğe dek uzadı
sedir
kendini beğenir kibir mi
dersin
usun bohçasına dil sökülünce
ağız lehçesine çalmadan
günce
gönül bahçesine dalmadan
önce
zor zorlayıştadır cebir mi
dersin
dostluğundan öte gör
garabeti
sılaya özlemdir yaşar
gurbeti
bir gün tadılacak ecel şerbeti
sin taşına ekle kabir mi
dersin
bulut bulur ağlar
hıçkıraraktan
kolunu da bağlar kıç
kıraraktan
çamurunu sağlar harç
kararaktan
düşü yorumlama tabir mi
dersin
hangi süremi denk gelir
soğukça
sesin bile terler terden
boğukça
mağara gibidir taştan kovukça
zorlayanı gören cabir mi
dersin
tırpanı dövülür masat
bulunca
gösterilecek film basat
dolunca
harmanı zamana hasat olunca
büyükçe elektir tebir mi
dersin
yattığımı gördün işin
yormanda
acı veren çalap vere
dermanda
doğa ortamına doğal ormanda
kaplanı salınca babür mü dersin
ozan efem gidip gölde
yüzerken
hoş kokularına gölge
süzerken
dağı bayır ova belde
gezerken
ince saz otum şabir mi dersin
220112çiğdem