GÜZEL AHLÂK
  (Kalem-4) Güzel ahlâk, insanı diğer varlıklardan ayıran ve onu yeryüzünde, Allah'ın halifesi olma vasfına ulaştıran niteliklerden biridir. Ahlâkın doğuştanlığı vardır, ancak onun temelinde bilgi, irade, eğitim ve eylem bulunur. Yani kişi, örneğin doğuştan cömert olabilir ama çoğu cömertliğin sonradan kazanıldığını söyleyebiliriz. Eğer böyle olmasaydı imtihan, akıl, irade ve eylemin bir anlamı kalmazdı. Şu halde derinlemesine düşünüldüğünde görülecektir ki ahlâk, iman ve inancın kalıba dökülmüş hâlidir.
 
  Her şeyin sayıya, nicelik, görünüş ve maddeye indirgendiği bir çağda, içersinde inanç ve iman barındırmayan ahlâkî söylemlerin bizi nitelikli bir yapıya götüremeyeceği açık bir gerçektir. Bu anlamda  İslâm dininin ilke ve hedefleri unutularak yapılacak, ahlâkî vurgular pek bir değer ifade etmemektedir. Çünkü insan Allah'a inanmadan ahlâkî davranması istisnayi ve sorgulanması gereken bir tutumdur. Anlatmak istenen kısaca şudur ki; ahlâk bir hedef değil, bir araçtır. Ahlâk kişinin Allah'a ulaşması için geçtiği bir yol gibidir.
 
  Bildiğimiz üzere iman kalp ile tasdik, dil ile ikrar ve üçüncü olarakta amel etmektir. İşte bu amel kısmın içersine ahlâkta girer. Şu halde iman ettiğini ifade eden kimselerin, ahlâkende güzelleşmek için çalışmaları gerekir. Güzel ahlâk kavramı doğal olarak, kötü ahlâkında varlığını gerektirir. Yukarıda anlatılanlardan da anlaşılacağı üzere insanın yaradılışında iyi ile kötü harmanlanmıştır. İnsan dünyaya geldiği andan itibaren şekillenen bir varlıktır. Özünde değişmeler ve sâlim bir islâm fıtratı taşımakla beraber, bir insanın ne olacağı yaşadığı hayata bağlıdır. Kötü ve şer karşısında durarak, güzel ahlâka ulaşmak isteyenlerin bu doğrultuda hareket etmesi ve gayret göstermesi için, yapması gereken bazı şeyler vardır. Bunların başında Yüce Allah'ı devemlı hatırlamak ve onun için yaratıldığımızı unutmamak gelir. İkincisi ise Allah'ın âlemde tecelli eden yüce isim, sıfat ve eylemlerinin bizdeki uzantısı anlamına gelen, üstün ahlâkı kazanmak için bu yolda çalışmaktır. Üçüncüsü güzel ahlâkın bize verdiği iç huzuru topluma yansıtarak, İslâm ahlâkının temelini teşkil eden tercih anlayışına sarılmaktır. Başkasını kendimize tercih etmemiz ahlâkî bir erdemliktir. Başkalarını düşünmeden hareket eden bir insan en başta gafil ve cahildir. başkasında kendini göremeyen birisi bütün âlemde görünür kılınan, İlâhî nuru hissedemiyor demektir.
 
  Yukarıda belirttiğimiz ahlâkî temelleri örnekliyecek olursak. Cömertlik ahlâkî sıfatını ele alırsak, insan niçin cömert olmalıdır? Allah için elbette, çünkü bu inanç olmasa insanın elindekini başkasına vermesinin hiçbir anlamı olmaz. Ayrıca Allah'ın "El Vahab" ismi celilinin tecellisi olabilmek ve böylece Allah'a yaklaşabilmek için cömert olmak gerekir. Fert ve toplumun huzur ve refahı için de, cömertliğin yansıtılması gerektir, Hemen her şeyi dış âleme bağlı ve muhtaç olan bir insanın, geçici olarak biraz güç mal ve evlât sahibi olduktan sonra, kendisini üstün görerek aç, güçsüz ve kimsesizlere karşı ilgisiz davranması, sonu hüsran olan bir tutumdur. Böyle bir insanın cimriliği aslında kendisinedir, o zamanla kendisini yoksuzlaştırdığını ve hatta yok ettiğini mutlaka görecektir.
 
  Kalem 4.ncü ayette Allah buyuruyor ki; "Sen yüce bir ahlâk üzeresin" hitabına mazhar olmuş Peygamberimiz (s.v.s), Güzel ahlâkın en nadide timsâlidir. Güzel ahlâka ulaşmanın yollarından birisi, yüce ahlâka sahip olan insanların hayatını bilmekten geçer. Bu meyanda bilinmesi gereken en önemli kişiler; Hz. Muhammad (s.v.s) ve O'nun hayatını tatbik ve tetkikle yaşamış diğer insanlardır. Ayrıca güzel ahlâklı insanlarla dostluk, nefsin en iyi ıslah yoludur. Allah hepimize nasip etsin. Hacı Raif Aydın. (Emekli Öğretmen.)
( Güzel Ahlak. başlıklı yazı HACI tarafından 15.02.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu