batmaya hazır güneş sonlanırken nefesinde
dudaklarında teslimiyet süzülür kadının
bir nefes tutumu kadar
soyunur gecenin karanlığına
sessizce
kıpırtısız bekler dolun ay kapanmak için gecenin üstüne
kadın dinler yüreğini kapanırken gözleri
saçlarına yıldızları takarken
duygularını koşturur bir tek sözüyle
kırılır bileklerinden zaman
üryandır bundan sonra
kıvırır kendini adamın sahte gülücüğüne
bir sevişme sonrası alıp giderken kadını
hırsız adımlarla doğar güneş
bir şiir batırır kadın
adamın kaleminin ucuna
üzerinde yorgun dün sıcaklığı
susar adam bir şair edasıyla
çıldırır satırları
yarına hazırlar kelimelerini
sindirirken pencere önlerine
dilinde paslanmış isimleri
hışırdar etekleri günün
haziran bir dün arkası
lal olur kırışık çarşaflar
gözlerini kırıştırana kadar bakar adam
gri bulutlar geçer yüzünden
kadın atlar adamın yüreğinin eşiğinden
yorgundur kadın
sıvazlarken sırtını rüzgar
saçlarını taradı güneş
susmaya korkan kelimeleri vardı kadının
kadının boş bıraktığı yatağı
ne kadar üflese de ısıtamadı güneş
düşüncelerini azat etti adam
titredi kadın korkularını öperken dudaklarından
üryan bıraktı adını adamın baş ucuna
bir cümle inleyerek düştü dudaklarının korkuluklarından
gıcırtılar kustu merdivenler
sakladı kadın utanmışlığını
uçuk bir pembe sürerken dudaklarına
süzülürken gözlerinden nehirler
saldı perişan adımlarını kaldırım aralarına
unuttu geldiği yolları
yeni bir gün telaşıyla
yürüdü duygularını kaldırarak rafa
yağmuru severdi kadın
yine bir yağmur sildi ardında kalanları