***************Telmîh kasırgasında bocalayan içli bir çocuğa
Yüreğinle adımla şehrin âsûde sokaklarını
Tohumların toprağa bıraktığı tezkireyi tat
Secdeye varan katmerli güllerle dertleş
Ayakta duran “yaşa !” ünlemiyle kendine bat
Şafak kırmızısına âşık cilveli ÇOCUK
Yıldız ülkesinde mehtâb sunan aya bak
Yeni doğan bir bebeğe verilen selâm/ söz
Hoşa giden yüzdeki tebessüm
Aynı düşünceye vurulmuş fırsat
Berekete âşinâ hasat
Aynalara yansıyan filiz
Gönlü tok deniz olarak yıldırım gibi çak
Mübârek şevki besle cömertliğin sabrı ile
Melekler şâhit olsun bu ahvâle
Ey şefkatli şûle
Kutlu katık
Rezzan coğrafyaların yüksek rütbeli rıdvânı
Peykerine şiir yansıyan ozan
Diriliğin pâkizesi
Kanı kaynatan ganimet
Güneş aydınlığı kadar latîf yiğit
Korkutmasın seni dönüşe hazırlanmayan it
Duâlaşan meltemlere vurulamaz kilit…
Dursun Tiftik
*************Kervansarayları öksüz/yetim bırakmamak için "şimdi mola zamanı"...