Temel ve papağan
İşadamı Temel Almanya’ya gider.Kaldığı otelin lobisinde herkesin bir papağan için kuyruğa girdiğini görür,merak eder kuyruğa girer.Papağan herkese
kişisel bilgilerini söyleyebilen kabiliyettedir. Papağan;Alman’a ‘Almansın,Hristiyansın,fizikcisin’ der. İngiliz’e ‘Ateistsin,denizcisin,zekisin’ der.. Sıra Temel’e geldiğinde papağan; ‘Sen Of’lusun, Lazsın, salaksın’ der. Temel çok kızar ama aklına da hemen -bu papağanı alıp memlekete götürürsem çok para kazanırım- diye bir fikir gelir.Hemen otel müdürüne gider,papağanı almak istediğini söyler. Otel müdürü sadece 250 euroya 4 yumurtasını verebileceğini söyler.Temel kabul eder.Yumurtaları alıp Trabzon’a gider.21 gün bekler. Birde ne görsün yumurtalardan 1 leylek, 1 karga,1 doğan,1 serçe çıkar…… Hemen soluğu aynı otelde alıp sıraya girer. Sıra Temel’e geldiğinde papağan yine aynı şekilde ‘Sen Of’lusun,Lazsın,salaksın’ der. Bunun üzerine Temel papağanın kulağınaeğilip;’Penum laz ve salak olduğumi bi tek sen piliysun,ama haçan senin orospi olduğunu artik bütün Trabzon biliy’
Erzurumlular
Hükümet, Erzurum’a bir yazı göndermiş:
Kışın soğuk geçeceği anlaşılmaktadır…
Kullandığınız yakıtın cinsini, kod numarasını ve stok durumunu acele bildiriniz.
Erzurumlu bir köy muhtarı da hemen Ankara’ya cevap yazmış: ‘Yakıtımız pohtir… Kod numarası yohtir. Stokumuz ise çohtir.’
SESSİZLİK
Apartmandaki kadınlar birbirine girmiş, olay mahkemeye yansımış. Kadınlar
duruşma salonunda birbirlerine bağırmaya devam edince, “Susun!..” diye
bağırmış Hakim, “Hep bir ağızdan konuşmayın! İlk önce en yaşlınızı
dinlemek istiyorum…”
Duruşma salonu olması gereken sessizliğe bürünmüş…:)
Zayıflamak
Şişman bir adam, cok şöhretli bir doktorun
> muayehanesine gidiyor, konu zayiflamak istemesi. Doktor, bir
> hafta kullanmak üzere, isimsiz bir hap veriyor kendisine.
> Ilk kullandığı gece, uyur uyumaz rüya görmeye
> başlıyor adam.
> Bir saray icinde, etrafinda onlarca cariye, sabaha kadar
> bir onla, bir bunla sabah uyandiginda, kan ter icinde…
> Her gece ayni sey, bir haftanin sonunda butun fazla kilolar
> atilmis durumda.
> Gunler sonra yolda sisman bir arkadasina rastliyor ve nasil
> kilo verdigi soruluyor.
> Durumunu anlatiyor, o arkadasi da doğru doktorun calistigi
> hastaneye gidiyor ve doktor ona da ayni tedaviyi uyguluyor.
> Ilk gece,adam rüyasında bir sarayda! Ama etrafında
> cariyeler yerine onlarca iri yari zenci…
>Tutarlarsa adami fena yapacaklar.
> Bizim şişman önde, onlarca iri yari zenci peşinde….
> Başlıyorlar sarayin içinde koşuşturmaya…
> Üçüncü gün sonunda adam zayıflıyor ama dayanamıyor
> ve telefon ediyor doktora.
>”Ya Doktor bey, Neden arkadaşımla benim rüyalarım
> farklı?
> “O cariyelerle işi bitirirken, ben neden irzima
> gececek zencilerden kacip duruyorum.
> Doktor biraz düşündükten sonra sorar:
‘Siz hastaneye mi gelmiştiniz, muayenehaneye mi?”
YİNE DE BAYANLAR DUYMASIN…..:)
Florida’da sahilde bir başına dolaşan adam, yerde yarısı kumagömülmüş bir şişe …farkeder. Şişeyi alıp açtığında içinden binbir gecemasallarından kalma bir cin çıkar ve adama;
‘ Ey yabancı, ben 3 bin yıldır bu şişenin içinde hapistim. Sen beniserbest bıraktın. Benden bir dilek dile, hemen yerine getireyim ‘der.Adam oturmuş, bir süre düşünmüş ve;’ Her zaman Hawaii’ye gitmek istedim fakat uçaktan korkarım vedenizde beni çok kötü tutar.Benim için Hawaii’ye bir köprü yapböylece arabayla oraya gidebilirim ‘ demiş.Cin gülmüş ve ‘ Bu imkansız.Bu işin lojistiğini düşün! Köprünün ayaklarınasıl Pasifik’in dibine ulaşabilir? Ne kadar beton gerektiğini nekadar çelik gerektiğini düşün! Üstelik bu doğanın dengesiyle oynamakanlamına geliyor. Gel sen bu isteğinden vazgeç, başka bir şey dile…’ demiş.Adam ne yapalım o zaman deyip yeniden düşünmeye başlar.En sonunda; ‘Dörtkez evlendim ve boşandım. Bütün kadınlar benim duyarsız olduğumu düşünürve onlarla ilgilenmediğimi söylerlerdi. Bu yüzden kadınları anlayabilmeyidiliyorum. Kadınlar nelerden hoşlanırlar, nelere gülerler, nelereağlarlar, davranışlarındaki temel mantık nedir ? Bir şey söylemediklerizaman gerçekten ne istediklerini anlayamıyorum. Bana kadınları anlama gücüver…
‘Cin; ‘ Köprü iki şeritli mi olsun, dört şeritli mi?
Dile benden ne dilersen
Temel, Dursun’a arabasının öyküsünü anlatıyordu :
-”Bir gün otostop yapıyordum ki önümde, bu arabayla, mini etekli güzel bir bayan durdu ve beni arabasına aldı. Bir süre gittikten sonra kadın arabayı kuytu bir köşeye çekti. Mini eteğini iyice yukarı çekip, dudaklarını ıslattı ve “Benden ne istersen alabilirsin” dedi, ben de arabasını aldım.”
Dursun : -”iyi etmişsin Temel, zaten mini etek sana hiç yakışmazdı!.”
Askere ceza
Bir gün yüzbaşı askerlerin hepsine ceza verir,
“10 şınav çekeceksiniz.” der :
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 derken yüzbaşı 9, 9, 9, 9, 9 diye devam eder.
Epeyce bir süre geçer, yüzbaşı bir türlü 10 demez…
Sonra yüzbaşı gülerek:
“Biliyorum şimdi bana küfür ediyorsunuz ama üniforma küfür geçirmez.” der.
Arkadan cılız bir ses:
Anan da mı üniforma giyiyor?
Hazır cevap
Zenginler arasında verilen bir ziyafette, genç ve yakışıklı bir adam, oldukça hoş görünümlü bir bayana,
“Bu gece ne kadar güzelsiniz” der.
Birkaç başka erkeğin de sözleri nedeniyle başı dönen kadın, adama cevap verir:
-”Ben ne yazık ki sizin için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.”
Yılın Hazır Cevap Ödülleri
Mansiyon Ödülü
Hava Yollarında yemek servisi zamanı:
Hostes en öndeki adama kibarca gülümseyerek sordu:
- Yemek ister misiniz efendim?
Kendini lokantada zanneden yolcu servis masasına baktı:
- Seçeneklerim neler?
Hostes yine kibarca gülümseyerek seçenekleri sundu:
- Evet veya hayır.
3.'lük Ödülü
Bir alışveriş merkezindeyiz. Yaşlı bir hanım tavuk reyonunda bir türlü istediği kadar büyük bir tavuk bulamayınca, onu izleyen reyon görevlisine söylendi:
- Bu tavukların daha büyük olmaları mümkün değil mi?
Görevli tonton teyzeye takılmadan edemedi:
- Mümkün değil teyze, onlar ölü.
2.'lik Ödülü
Kamyon sürücüsü "Dikkat, alçak köprü." İkaz levhasını fark ettiğinde iş işten çoktan geçmişti. Olanca hızıyla üst köprüye bindirdi ve orada sıkıştı kaldı. Arkasında kilometrelerce araç kuyruğu oluştuktan sonra trafik/kurtarma ekibi nihayet geldi. Kurtarıcı işine başlarken polis de gözleri sıkışmış kamyonda, sürücüye yaklaşarak söze girmiş olmak için sordu:
- Köprüye sıkıştınız, he?
Sürücü canı burnunda homurdandı:
- Yo, köprü taşıyordum, mazotum bitti.
1.'lik Ödülü
Trafik kuralı ihlali yapan kimsenin çıkmadığı uzun bir nöbetin sonunda polis nihayet aşırı hız yapan bir aracı durdurdu. Sürücü camı açtı. Ruhsat ve ehliyetini uzattı. Polis ceza makbuzunu cebinden çıkarırken keyifle gülümsedi.
- Sizi bütün gün bekledim.
Sürücü nasıl olsa cezamı öyle ya da böyle çekeceğim rahatlığıyla, iç çekerek cevap verdi.
- Anlıyorum memur bey. Elimden geldiği kadar hızlı gelmeye çalıştım ben de.
Polis, dakikalar süren gülmesi kesilmeyince adama eliyle git, git işareti yaptı ve adam cezadan kurtuldu.