YEKPARE HÜZÜN
 

Kahredici bir süvari gibi
Kuşan kıvılcım saçan kap kara kirpiklerini
Alevden atlara binerek
Kendi etrafında dört dönerek

Hışımla gözlerime dik gök gözlerini

 

Özündür kıvılcımı içimde korlaşan közün
Gerisi yangın, gerisi alev
Gerisi yekpare bir hüzün

 

Huzursuz düşler görürüm bazen
Düşlerime yıldırım gibi düşerken gözlerin
Savrulurken rüzgara elemlerin kakülü
Kaldır yüzünü örten simsiyah tülü

Bir mil gibi gözlerime çek gözlerini

 

Gözlerin güneşidir ruhumdaki gündüzün
Gerisi zifir, gerisi ayaz
Gerisi yekpare bir hüzün

 

Takvimsiz tarihlerden beri
Hüzünkar kirpiklerimin arasından
Paslı bir ok gibi ruhuma saplanmıştır
Belki biraz canım yanmıştır

Elindeyse gözlerimden sök gözlerini

 

Ruhuma yıldırımlar düşürür gök/yüzün
Gerisi fırtına, gerisi sel
Gerisi yekpare bir hüzün

 

Gün gelip sahaflara düşse de
Adına yazdığım melankolik şiirler
İsmine bulaşmış bütün kalemleri kırıyorum
Bağıra bağıra yine yeniden haykırıyorum

Yalan dünyada unutmam tek gözlerini

 

Burası işte tam burası bittiği yerdir sözün
Gerisi laf, gerisi boş
Gerisi yekpare bir hüzün
 

Muhammed Mehmet GÜL
( Yekpare Hüzün başlıklı yazı muhammed-meh tarafından 26.07.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu